direnç is. 1. Dayanma, karşı koyma gücü, mukavemet:
"Başarısızlık benim bilmediğim bir virüs, buna karşı direncim yok." -E. Şafak. 2.
fiz. Bir nesnenin elektrik akımına karşı dayanma özelliği, mukavemet, rezistans. 3.
fiz. Bir çevrime istenilen değerde ek direnç katmak için kullanılan düzen, mukavemet, rezistans.
mukavemet is. (muka:vemet) 1. Dayanma, karşı durma, karşı koyma, direnme, direniş, dayanırlık:
"Şuurlu, realist ve uyanık bir mukavemet cephesinin mevcudiyetine ne büyük ihtiyaç vardı." -S. Ayverdi. 2.
fiz. Direnç.