Biraz daha seviyorsun, toprağı
delip bir fidan gibi taşıyor dışarı.
A little more love is like a sapling out of the ground pierced.
Kaynak: hurriyet.com.trHer affettiğimde ateşi, eskimeyen bir intikam
delip geçiyordu ciğerlerimi.
Each forgive fever, perennial passing right through my lungs with a vengeance.
Kaynak: aktuelmarmaris.comSessizliği iğne gibi
delip geçen ikinci bir çağrı daha yükseldi o sırada.
Went up like a needle that pierces the silence at that time a second call.
Kaynak: dunyabulteni.netPolis kapıyı kıramadığı için duvarı
delip içeri girmiş.
Kıramadığı the door to the police broke in through a wall.
Kaynak: adanamedya.comAğacın gövdesi, dünya eksenini Miðgarðr ın merkezinden
delip geçer. (Aynı zamanda Jötunheimr in bulunduğu yeri ve Niðavellir dünyasının
Kaynak: Yggdrasillayette geçen ve şiddetle vuran,
delip geçen, aniden çıkıveren veya geceleyin gelen anlamına gelen tarık kelimesinden alır. Surede geçen
Kaynak: Tarık Suresiüzerine , İtalyanlar düşman hatlarının karşısına ve arkasına düşen tepelerde kayaları
delip dinamit leyerek tüneller ve siperler açmaya başladılar.
Kaynak: Isonzo MuharebeleriGeniş savaş başlığı dönemin birçok tankının orta kısmında bulunan 100 mmye kadar olan zırhı kolaylıkla
delip geçebiliyordu. Almanlar
Kaynak: Hohl-Sprung mayını 4672ekonomik ve global kriz dereyurt köyünü
delip geçmiştir. Kültür: en meşhur yemeği kepirli kara lahana PANCAR yemeğidir. Fırın fasulyesı mısır
Kaynak: Dereyurt, FatsaÜzerinden geçmekte olan araçların 100 mm ye kadar olan zırhlarını
delip geçebilir. Pil ile çalışan elektronik fünye bünyesinde sismik
Kaynak: Adrushy mayınıYerden yarım metre yükseklikte bulunan 100 mmlik zırhı
delip geçebilmekteydi. Alman Ordusu tarafından yapılan denemelerde mayının %65 ila %
Kaynak: Panzer stab 43ve taş büyülü kalkanlarını
delip geçti. Büyücüler Loncası, şaşkındı. Onların gözetimi dışında, hayal bile edemeyecekleri güçte bir kız
Kaynak: Kara Büyücü serisidevam eden kotiledonlar toprak üstüne doğru yükselirler kökün yerleşmesi esnasında hipokotin bir kavis şeklinde toprağı
delip çıkarak uzar.
Kaynak: Epigeal çimlenmeisterler ermeni de giderken su içilen pınarın basına zehir fıçısını
delip bırakır sudan için hayvanlar insanlar olmeye baslarolumler artar
Kaynak: Süleymaniye, Beylikovakavuştular. Melkor 'un yaratıkları ışığa o kadar yabancıydı ki, yıldız ışığı huzmeleri karanlık ruhlarını
delip geçtiğinde acı ile bağırdılar.
Kaynak: Ağaçlar ÇağıBu mermiler HEAT gibi zırhı
delip geçme amacı gütmez. Geçmişi : HESH mermisi 1940 yılında Charles Dennistoun Burney tarafından İngiltere
Kaynak: Yüksek patlayıcı başlıklı mermiOk çok güçlü bir elle gerilmişse, gövdeyi
delip geçer. Türkler gerçekten çok usta okçulardır Dr. Paul E. Klopsteg'in 1929 yılında
Kaynak: Türk okçuluğuKökleri toprağın tüm katlarını
delip yeraltı okyanusuna kadar uzanır. Öksökö kuşu etrafında dönerek uçar ve bazen de tepesine konar.
Kaynak: UlukayınFakat deri kafaya o kadar yapışır ki zaten sert olan deve derisi sıcağın etkisiyle iyice sertleşir ve uzayan saçlar deriyi
delip uzamasına
Kaynak: MankurtCan gözüyle gördü ki,Menteş ilinde Tavaz'da bir kilisenin kubbesini
delip içeri düştü. sopa kubbeyi
delip içeri girince keşişin gözüne bir
Kaynak: Tekkeköy, Tavas