Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

alabildiğine ne demek?

 - 2 sözlük, 2 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

alabildiğine anlamı
zf. (ala'bildiğine) 1. Sınırsız, uçsuz bucaksız bir biçimde: "Bir tarafı alabildiğine deniz, bir tarafı alabildiğine boş çöl." -F. R. Atay. 2. Olanca hızı ile. 3. mec. Aşırı derecede, gereğinden çok: "Kaldığı kliniğin başhekiminden gelen mektuplarda yazılanlara bakılırsa, etrafında olup bitenlere karşı alabildiğine kayıtsızdı." -E. Şafak.

Türkçe - İngilizce

alabildiğine anlamı
zarf
1) wide
2) with a vengeance
3) to the utmost
4) all out and out
sıfat
1) like sin

"alabildiğine" için örnek kullanımlar

Hem yürütme hem de yargı erki, yetkilerini alabildiğine kullanıyor.
Both the executive and the judiciary, using the powers to the utmost.
Kaynak: sabah.com.tr
Güncel sanatın neye evrileceğinin ipuçları alabildiğine belirsiz.
Evrileceğinin tips on what you can see contemporary art is ambiguous.
Kaynak: dunyabulteni.net
Bu da bilgi işlem teknolojisinin alabildiğine kullanılır olması oluştur.
It is also used in computing technology, create a vengeance.
Kaynak: maxihaber.net
Bu yüzden birinin ettiği laflar ötekini alabildiğine incitiyor!
Therefore, one can see that words hurt the other one!
Kaynak: alanyahaber.com
Yazları ise alabildiğine hareketli ve alabildiğine canlıdır. En canlı köylerinden biriside Kadıncık köyüdür. Salı günleri kurulan pazarı
Kaynak: Ulubey, Ordu
Sanherib zamanında Asur, hayatta kalma mücadelesi vermekten kurtularak alabildiğine yayılmaya başlamıştır. Savaşçılığın yanı sıra Sanherib
Kaynak: Sanherib
burjuva sınıfını alabildiğine eleştirir, bu sınıfın zaaflarını korkularını bir kara mizah tarzında birbiri ardına sıralayarak onları hicveder.
Kaynak: Burjuvazinin Gizli Çekiciliği
Dil ve estetik kurallarını, bunların denetlemesini, mantık dizgesini yok sayan ve sözcük anlamlarına değer vermeyen, alabildiğine bağımsız
Kaynak: Tristan Tzara
Sholes bu problemin çözümü için, kullanıcının yazım hızını yavaşlatmak üzere harflerin yerlerini alabildiğine karıştırarak en çok
Kaynak: Q klavye
Bu mekanizma ile de göndericiye, alıcının hangi paketleri alabildiğine ve hangi paketlerin kaybolduğuna dair bilgiler gönderilir.
Kaynak: Datagram Congestion Control Protocol
Ken Annakin, Wyss'ın romanındaki tüm mizah ve macera ögelerini alabildiğine ön plana çıkartırken, romanın alt metninde yatan sosyopolitik
Kaynak: İsviçreli Robinson Ailesi (film)
Hemen ardından insan kalabalıkları şehir meydanına doluşur otobüsler ve tramvaylar alabildiğine kalabalıktır şehir uyanmıştır ve yeni bir
Kaynak: Kameralı Adam
Yapılan bir anket Gage'le ilgili yapılan sunumlarda - son zamanlarda bile - genellikle alabildiğine çarpıtılmış, abartılmış ve hatta
Kaynak: Phineas Gage
Onun iktidarda olmadığı sekiz yıl süresince Küba'da yozlaşma alabildiğine yayıldı ve kamu hizmetleri çöküntüye uğradı, bu nedenle 1952'de
Kaynak: Fulgencio Batista
yüzyıldan itibaren ondan derin biçimde etkilenen halk şiiri, gerçek yaşamdan ve toplumdan alabildiğine uzaklaştı. İlimsiz şiir esası
Kaynak: Türk edebiyatında şiir
Pasolini, birçok eserinde yaptığı gibi, Teorema'da da burjuvaziyi mercek altına alıp eleştirir, burjuva ahlakı ve değerlerine alabildiğine
Kaynak: Teorema (roman)
İnsanı biraz buruk, ama aynı zamanda da alabildiğine sıcak, sevgi ve dayanışma dolu bir atmosfere sürükleyen duygusal bir roman : «Bizim
Kaynak: Bizim Sinemamız Var
Ön jenerikte beyaz harfler kan kırmızısına dönüştükten sonra kamera perdeye alabildiğine şehirden görüntüler yansıtır. Fonda da kilise
Kaynak: Kanlı Ayakkabı (film)
boşluğun bir cümlenin sonunu işaretlemeye yardım edebildiği hissedilmiştir Bu, pratikte alabildiğine açılmış bir değişikliğe sebep olmuştur.
Kaynak: Cümle aralığı
Rüşvet ve iltimasın alabildiğine arttığı bir toplumda, bilginin ve faziletin hiç bir ayırıcı ve üstün özelliği kalmamıştır. programları
Kaynak: İlmiye sınıfı
Yapıtlarını bu dönemde yayımlamaya başlayan Rahmi Gürpınar , Edebiyat-ı Cedide'den alabildiğine ayrılarak geniş okur topluluğuna seslenen
Kaynak: Türk edebiyatı
Ark gelir, tam değirmenin başında bir beton ve taş sapaktan su sızan kısımları yer yer yosun bağlamış, ağzı alabildiğine geniş, değirmenin
Kaynak: Köseler, Gümüşhacıköy
Konu: Rottweiler'ı alabildiğine kızdırabilmektir. Oyun bir televizyon şovu şeklindedir. Komuşusunun evine gizlice giren Woody, Mr.
Kaynak: Neighbours from Hell
Soyuttan arınmış gözlemleri, alabildiğine derin ve gerçekçi boyutlarıyla, her dönemin başyapıtı olabilecek öyküler bırakmıştır büyük usta
Kaynak: Otlakçı

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.