done ne demek?
- 3 sözlük, 3 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
done anlamı
is. Veri.
is. Veri.
İngilizce - Türkçe
done anlamı
sıfat
1) yapılmış
2) Tamam
3) olmuş
4) yorgun
5) iyi pişmiş
6) bıkmış
7) uygun
8) kabul edilebilir
9) aldatılmış
sıfat
1) yapılmış
2) Tamam
3) olmuş
4) yorgun
5) iyi pişmiş
6) bıkmış
7) uygun
8) kabul edilebilir
9) aldatılmış
Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü
done anlamı Fr.donée
Veri:§ "Samim birdenbire Selmin'i değil, onun ruhunda yakalayacağı donelerle ötekini anlamaya doğru bir yol açabilmek için, kardeşine döndü." -Peyami Safa, Yalnızız, 131.
Veri:§ "Samim birdenbire Selmin'i değil, onun ruhunda yakalayacağı donelerle ötekini anlamaya doğru bir yol açabilmek için, kardeşine döndü." -Peyami Safa, Yalnızız, 131.
done eş anlamlısı
veri
is. 1. Bir araştırmanın, bir tartışmanın, bir muhakemenin temeli olan ana öge, muta, done: İstatistik veriler. 2. Bir sanat eserine veya bir edebî esere temel olan ana ilkeler: Bir romanın verileri. 3. Bilgi, data: "Eldeki tüm veriler, sızmadan önce gene dayanamayıp onu aradığımı gösteriyor." -E. Şafak. 4. mat. Bir problemde bilinen, belirtilmiş anlatımlardan bilinmeyeni bulmaya yarayan şey. 5. bl. Olgu, kavram veya komutların, iletişim, yorum ve işlem için elverişli biçimli gösterimi.
is. 1. Bir araştırmanın, bir tartışmanın, bir muhakemenin temeli olan ana öge, muta, done: İstatistik veriler. 2. Bir sanat eserine veya bir edebî esere temel olan ana ilkeler: Bir romanın verileri. 3. Bilgi, data: "Eldeki tüm veriler, sızmadan önce gene dayanamayıp onu aradığımı gösteriyor." -E. Şafak. 4. mat. Bir problemde bilinen, belirtilmiş anlatımlardan bilinmeyeni bulmaya yarayan şey. 5. bl. Olgu, kavram veya komutların, iletişim, yorum ve işlem için elverişli biçimli gösterimi.
"done" için örnek kullanımlar
Minister especially stated that the production of the tablets should be done in Turkey.
Minister Stated that the production of the tablets should especially be done in Turkey.
Kaynak: turk.internet.comŞu anda tüketicinin elindeki done, memnun kaldığı firmayı tercih ediyor ama onda da sıkıntı yaşıyor.
Right now in the hands of the consumer's done, but he also suffers satisfied that the company prefers.
Kaynak: haber7.comFrom what I've read, Russia has done nowhere near as well as China has in responding to surging car ownership rates.
From what I've read, nowhere near Russia as well as China has done in patients not responding to surging car ownership rates.
Kaynak: rbth.ruBut this was never done.
But this was never done.
Kaynak: blog.milliyet.com.trTlınçonlar (Tlınçonca Tłı̨chǫ, Tłı̨chǫ gotʼı̨ı̨̀, Tłı̨chǫ done. Tlicho, Dogrib, Dogrib Indians, Tlichos, Flancs-de-chien, Plats-côtés-de-
Kaynak: Tlınçonlar
Kaynak: Tlınçonlar
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
