donuk donuk anlamı zf. 1. Canlılığı olm
ayarak:
"Zeki ve yuvarlak yüzlü bir çocuk, kendinden büyük kılıcına sarılmış, donuk donuk bakıyor." -F. R. Atay. 2. Rengini ve parlaklığını yitirmiş, mat bir biçimde:
"Pirinç kakmaları donuk donuk ışıldayan hamam kapısını iterek içeri girdi." -C. Uçuk.