düşman is. 1. Birinin kötülüğünü isteyen, ondan nefret eden, ona zarar vermeye çalışan kimse, yağı, hasım, antagonist, dost karşıtı:
"Ben ki dans salonlarına, barlara düşman bir adamımdır." -S. F. Abasıyanık. 2. Birbirleriyle savaşan devletler ve bu devletlerin asker, sivil bütün uyrukları:
"Her sokak düşmanlarla doluyken o, sevinçli sevinçli şarkı söylüyor." -A. Gündüz. 3. Aralarında birbirleriyle çatışmaya varacak ölçüde anlaşmazlık olan taraflar:
"Dostumuza güvenmeyelim de düşmanımıza mı güvenelim?" -B. R. Eyuboğlu. 4.
sf. Bir şeyin yaşamasına, barınmasına engel olan (güç, tutum vb.). 5.
mec. Bir şeyi büyük ölçüde kullanıp tüketen kimse:
Ekmek düşmanı. 6.
mec. Bazı şeylerden nefret eden, tiksinen kimse:
İçki düşmanı.