alafranga anlamı İt..alla franca
1. Frenklerin töre, âdet ve hayatına uygun, Frenklerle ilgili, alaturka karşıtı: §
"Bizim Mustafa Meraki Efendi alafranga meşrep bir adamdı." -Ahmet Midhat Efendi, Felatun Beyle Rakım Efendi, 128. §
"Alafranga saat beş buçuktan yedi buçuğa kadar İngiltere esbâb-ı asâlet ü servetinin mevki-i ictimâsı ve mahall-i tenezzühüdür." -Sami Paşazade Sezai, Bütün Eserleri II, 94. §
"Babasının alaturka ve alafranga zamanı gösteren pusulası..." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Mahur Beste, 33. § "
Matmazel Roz'un bütün kızları bu alafranga şalvarları giydiler." -Nazım Hikmet Ran, Yeşil Elmalar, 95. §
"... alafranga kahvaltı vardı." -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Bir Sürgün, 11. § "
Kadınların yanında böyle şeylerden söz etmek alafrangada ayıptır." -Ahmet Rasim, Eşkâl-i Zaman, 73. §
"-Bana, Alafranga Kemal'in boşluğunu gösteren Necip Fazıl'a…" -Necip Fazıl Kısakürek, O ve Ben, 134. § "
Naci de, benim taa Paşa dedemden kalma alaturka ve alafranga zamanı birlikte gösteren büyük cep saatini almış, erkeklik bölgesinin üstünde tuta tuta." -Adalet Ağaoğlu, Üç Beş Kişi, 179. §
"… bineceği bisikletin alafranga borusunu ziyadece öttürmesini tavsiye ederim." -Ahmet Rasim, Şehir Mektupları, 31. §
"Alafranga Avrupai olmadığı gibi, alaturka da Türk değildir." -Ziya Gökalp, Ziya Gökalp'ın Mektupları, 144. §
"... alafranga her havayı aklında tutardı." -Peyami Safa, Eğitim-Gençlik-Üniversite, 210. § "
Radyodaki alaturka ve alafranga müziğe, haberleri ve banka, kolonya ve milli piyango reklâmları dinlerken sürekli konuşurlardı." -Orhan Pamuk
, Kara Kitap, 14. § "
Sen İstanbul için artık fazla alafrangasın, orası sana fazla hafif ve alaturka gelecek." -Attila İlhan, Kurtlar Sofrası, 16. § "
Hani birtakım eğlence yerleri var, bir köşede incesaz, öteki köşede alafranga çalgı, hangisini gönlünüz çekerse onu dinleyin!" - Nurullah Ataç, Prospero ile Caliban, 144. 2. Avrupa uygarlığını benimsemiş, Avrupa eğitimiyle yetişmiş kimse: §
"Kapalı Çarşı, bugün, içinde ‘alafranga'ların yazma kilim, desti, heybe aradıkları..." -Peyami Safa, Sanat-Edebiyat-Tenkit, 72. § "
Küçük hanımın düğününe şehirden getirilen alafranga sofracının bütün hünerlerini elinden geldiği ve mevcut malzemeye göre aynen tatbike çalıştı." -Nazım Hikmet Ran, Kan Konuşmaz, 64. 3. Alafranga saat: § "
Gerek şirketi, gerekse Akın'ın babasını, en iyimser tahminlerin üstünde bir yerde, umduğundan çok daha lüks, beklediğinden çok daha alafranga bulmuştu." -Attila İlhan, Kurtlar Sofrası, 435.