Bizim yerli nokta noktam şiirinden yola çıkarak bir
drama yaratılsa, mekan hazır.
Based on our native poetry, drama yaratılsa dot, space is ready.
Kaynak: blog.milliyet.com.trVe uğradığımız o noktada bir
drama şahitlik ediyoruz.
And I stopped at that point are witnessing a drama.
Kaynak: radikal.com.trÇünkü geriye kalan 5 film ya da doğrudan
drama ya da
drama içeren türlerden oluşuyor.
Because the remaining five film genres including drama, drama or consists of, or directly.
Kaynak: shiftdelete.netZaten sınır kapısına gider gitmez Suriye'deki o
drama yavaş yavaş hakim olmaya başlıyorsunuz.
Already border crossing as soon as you begin to dominate in Syria, the drama slowly.
Kaynak: turkish.ruvr.ruDrama oyuncu lar için yazılan bölümleri duygusal - kurgu ile canlandırma sanatıdır. En kabul gören bir tanıma göre
drama; bir sözcüğü, bir
Kaynak: Drama Japonya'daki tüm büyük TV kanalları komedi, romantizm, korku, polisiye ve diğer tarzlarda çok çeşitli birçok
drama üretirler.
Kaynak: J-dramaKomedi-
drama, tiyatro, film ya da televizyon programlarında mizah ile ciddi konuları birleştiren bir türdür. Tarihi: Eski Yunanlılar ile
Kaynak: Komedi-dramaKostümlü
drama, konusu belirli bir tarihî dönemde geçen; o döneme has kıyafetlerin, setlerin ve dekorların kullanıldığı; genellikle TV ya
Kaynak: Kostümlü drama