Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

dram ne demek?

 - 7 sözlük, 7 sonuç.

BSTS / Edebiyat ve Söz Sanatı Terimleri Sözlüğü

dram anlamı Fr. Drame
1. Trajedi veya komedi nevinden sahne eseri. 2. Trajedi ile komedi arasında karma bir sahne eseri.

BSTS / Gösterim Sanatları Terimleri Sözlüğü

dram anlamı İng. drama Alm. Drama Fr. drame Yunanca: drama
Yunancada «bir şey yapmak» ya da «yapılan bir şey» anlamına gelir. Yazın tarihçilerine göre lirik ve epik yanında üçüncü bir yazın alanıdır. 1 - Sahnede oynanmak üzere, konuşmalar ve hareketlerle gelişen, karşıt oluşların çalışmasıyla sonuçlanan oyun. 2 - Halk dilinde ciddi oyun.

BSTS / Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü

dram anlamı İng. dram Alm. Drama Fr. drame
Sinem./TV. Tiyatrodaki geleneksel ağlatının, zamanın gelişmesine ve sinema ile televizyonun özelliklerine uygun olarak gösterdiği evrimle oluşan tür. Kahramanlar, ağlatının kapalı, dar, dış dünyayla ilişkisiz çevresinde yaşamaktan çıkıp, belli bir çevrenin, belli bir çağın somut koşulları içinde yer alırlar; günlük yaşamın içindedirler; durumları, davranışları bu yaşamın koşullarıyla belirlenir. Dram kahramanlarının belirli bir toplumsal durumu, bu durumdan ileri gelen davranışları vardır. Dramatik yapı, duygulardan, tutkulardan çok, kahramanın içinde yaşadığı toplumsal koşulların etkisiyle kurulur. Dramda da kahraman, olağandışı bir durumla karşı karşıyadır. Toplumsal yapısının, bilincinin, kendini çevreleyen koşulların elverdiği ölçüde bu olağandışı durumun üstesinden gelmeye çalışır. Kahraman ile onu çevreleyen koşullar arasında bir güç denemesi, çetin bir sınav ortaya çıkar. Dram kahramanı bu sınavla kendi kendini daha iyi tanır, güçlü ya da zayıf yönlerini öğrenir, elindeyse zayıf yönlerini güçlendirmeye çalışır. Dramın amacı, ortaya böyle olağandışı bir durum koyup, kahramanı bu durumla karşı karşıya getirmek, bu sınavı anlatmak, bunun sonunda kahramanın hangi noktaya, nasıl ve neden geldiğini açıklamaktır.

BSTS / Tiyatro Terimleri Sözlüğü

dram anlamı İng. drama Alm. Drama Fr. drame
(Yun. Drama) 1. Lirik ve epik yanında üçüncü bir edebiyat türü. Genel olarak tiyatro yapıtlarının konuşma düzeni için kullanılır. 2. Sahnede oynanmak üzere konuşmalı olarak yazılmış karşıt oluşların çatışmasıyla gelişen oyun. 3. Halk dilinde ciddi oyun.

Güncel Türkçe Sözlük

dram anlamı
is. tiy. 1. Sahnede oynanmak için yazılmış oyun, drama. 2. Acıklı, üzüntülü olayları, bazen güldürücü yönlerini de katarak konu alan sahne oyunu veya televizyon filmi, drama. 3. Tiyatro edebiyatı. 4. mec. Acıklı olay: "İhtiyarın ve umumiyetle insanın dramı nedir, bilir misiniz?" -B. Felek.

İngilizce - Türkçe

dram anlamı
isim
1) yudum
2) dirhem
3) dört Gram
4) bir yudumluk içki

Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü

dram anlamı Fr.drame
1. Sahnede oynanmak için yazılmış oyun: § " -"Gaib Koca!" âşıkane dram beş perde..." -Peyami Safa, Şimşek, 69. § "Bunlar hep o muharebe vaka-i azîmesi üzerine kendileri için birer cihet-i ihtisas bularak kasideler söylerler, levhalar boyarlar, heykeller yontarlar, romanlar, dramlar, komedyalar tertip ederler." -Ahmet Midhat Efendi, Gönüllü, 5. § "O acayip ve şuursuz dram, bu sefer yine eskisi gibi oynanmıştı." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Mahur Beste, 16. § "Hani Dram Tiyatrosu'nun karşısında, şık bir yer var ya, hah işte orada; İbrahim ararsa, Selma bunun kendisine derhal bildirmeliymiş." -Attila İlhan, Kurtlar Sofrası, 442. 2. Acıklı, üzüntülü olayları, bazen güldürücü yönlerini de katarak konu alan sahne oyunu türü: § "Kavga bir dram hâlinde başlayıp bir komedya şekline girmiş." -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Gençlik ve Edebiyat Hatıraları, 40. § "Bir genç adamın geçirdiği ruh krizlerini bir sahnelik dram şeklinde göstermeye çalışmıştım." -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Gençlik ve Edebiyat Hatıraları, 51. § " …dramlık, piyeslerde ikinci komik olarak iş gördüğü de olurdu." -Ahmet Rasim, Muharrir Bu Ya, 41. § "Kapıdan çıkarken gözlerimi süzerek bu manzaraya gülünç bir dram finalini seyreder gibi baktım." -Necip Fazıl Kısakürek, Hikâyelerim, 20. § "Ama romana değil drama yol açtılar." -Cemil Meriç, Kırk Ambar, 159. 3. Tiyatro edebiyatı: § "Bu rağbetsizliğe sebep, dram yolunun bir başka zemine girmesi..." -Sami Paşazade Sezai, Bütün Eserleri II, 154. § "Osmanlı Dram Kumpanyasıydı." -Peyami Safa, Mahşer, 190. § "Roman, insanın herhangi bir uzam, zaman ve sınıf içindeki çağdaş dramına..." -Adalet Ağaoğlu, Geçerken, 20. § "Yunan müverrihlerinin şu hikâyesini dinleyelim ki başlı başına bir roman, bir dram olmaya salih fıkarât-ı sahîha-i târihiyyedendir." -Ahmet Midhat Efendi, Gönüllü, 87. 4. mec. Acıklı olay: § "Kurtuluş savaşı günlerinden, dönemin orta sınıf aile dramlarından ses taşıdığı radyo oyunları nerede?" -Adalet Ağaoğlu, Başka Karşılaşmalar, 31. § "Şimdi Jön Türklük işte bu faciaya, bu galiz drama karşı bir reaksiyonu ifade etmektir." -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Bir Sürgün, 167. § "... mistik iki ayrı dünya görüşü arasında sıkışmanın dramını yaşamıştır." -Peyami Safa, Osmanlıca-Türkçe-Uydurmaca, 38. § "... ülkesiyle göbek bağını koparan bir intelijansiyonın dramı." -Yavuz Bülent Bakiler, Üsküp'ten Kosova'ya, 48. § "Bu Vahidüddin meselesi bizler için hem eğlendirici, hem üzücü bir dram idi ki, her perde açıkça yeni yeni sahneler gösterirdi." -Necip Fazıl Kısakürek, Sultan Vahidüddin, 67. § "Dramı ne zaman başlıyor, hemen o zaman mı daha sonra mı?" -Attila İlhan, Aydınlar Savaşı, 106.

dram eş anlamlısı

acıklı
sf. 1. Acındıracak, acı verecek nitelikte olan, dokunaklı, üzücü, koygun: "Bu âdet bir fabrika sahibinin acıklı hayat hikâyesiyle birlikte kondulara yayıldı." -L. Tekin. 2. Acı görmüş, yaslı, kederli: "Kendimi bu acı ve acıklı kitlenin bir parçası gibi hissediyordum." -H. E. Adıvar.
drama
is. Dram.

"dram" için örnek kullanımlar

Erzurum'da engelli baba ve oğlunun yaşadığı dram yürek burkuyor.
Burkuyor disabled father and son lived in Erzurum heartbreaking drama.
Kaynak: haberciniz.biz
Gaziantep'i ağlatan trafik kazasının ardından bir dram çıktı.
Gaziantep car crash, followed by a dramatic cry out.
Kaynak: gaziantephaberler.com
Aksiyon, komedi, dram türlerini seven kişilerin izlemesi gereken bir filmdir.
Action, comedy, drama types, to be followed by a film-loving people.
Kaynak: habercity.net
Bir dram olan film kaliteli bir yapıt olarak göze çarpıyor.
The film is a drama stands out as a work of high quality.
Kaynak: habercity.net
Asmalı Konak, 2002 ile 2003 yılları arasında atv 'de yayınlanan Türk duygusal dram dizisidir. Özet: Bahar İstanbullu bürokrat bir ailenin
Kaynak: Asmalı Konak
Forrest Gump, 1994 ABD yapımı epik romantik komedi -dram filmidir. Winston Groom tarafından yazılmış aynı adı taşıyan 1986 romanından
Kaynak: Forrest Gump
Rüya Kızlar (Özgün adı: Dreamgirls), Bill Condon yönetmenliğinde 2006 yılında çekilen bir müzikal-dram sinema filmi. Filmin senaryosu Tom
Kaynak: Rüya Kızlar
Kara Melek 1997 yapımı, dram /macera türünde Star TV 'de yayınlanan, başrollerini Sanem Çelik , Ece Uslu , Mustafa Alabora ve Zerrin
Kaynak: Kara Melek
Daha çok Fransız yapımı romantik-dram filmlerinde rol almıştır. Fransız aktör Pio Marmaï ile başrolü paşlaştığı 2010 yapımı dram filmi In
Kaynak: Kristin Scott Thomas
Dar Alanda Kısa Paslaşmalar, 2000 Türkiye yapımı dram türünde sinema filmi dir. Yönetmenliğini, ikinci uzun metraj filmini çeken ve bu
Kaynak: Dar Alanda Kısa Paslaşmalar
Küçük Gün Işığım veya özgün İngilizce adıyla Little Miss Sunshine, 2006, ABD yapımı dram filmi. 79. Akademi Ödülleri 'ne En İyi Film
Kaynak: Küçük Gün Işığım

Yakın Kelimeler

(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.