Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

düzeltmek ne demek?

 - 3 sözlük, 3 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

düzeltmek anlamı
(-i) 1. Düzgün duruma getirmek: "Kirli eşyalarımı paketlere sardım, bavulumu düzelttim." -R. N. Güntekin. 2. Bozukluğunu gidermek, onarmak. 3. Yanlıştan kurtarmak, tashih etmek: "Öğleden sonra nüfus kâğıdını getir, kaydını düzeltelim." -B. Felek.

Tarama Sözlüğü

düzeltmek anlamı
Yapmak, imal etmek

Türkçe - İngilizce

düzeltmek anlamı
fiil
1) fix
2) correct
3) improve
4) straighten
5) rectify
6) remedy
7) smooth
8) adjust
9) right
10) smooth out
11) straighten out
12) trim
13) amend
14) ameliorate
15) redress
16) reform
17) mend
18) refine
19) level
20) better
21) meliorate
22) reclaim
23) justify
24) spruce
25) clean up
26) polish
27) spruce up
28) heal
29) grade
30) smooth over
31) arrange
32) reorganize
33) plane
34) emend
35) dub
36) unscramble
37) set aright
38) tidy up
39) unbend
40) upgrade
41) try out
42) square
43) smooth down
44) smooth away
45) slick
46) level out
47) regenerate
48) grade up
49) haul up
50) polish up
51) planish
52) level off
53) face-lift

düzeltmek eş anlamlısı

onarmak
(-i) 1. Bozulmuş, eskimiş olan bir şeyi düzeltip işler veya kullanılır duruma sokmak, işe yarar duruma getirmek, tamir etmek: Bozuk bir saati onardı. 2. Bir yapının, bir heykelin, bir resmin bozulmuş yerlerini yeniden yapmak, ilk duruma getirmek, restore etmek. 3. mec. İşlenen bir kusuru, yapılan bir yanlışlığı giderecek veya önleyecek davranışlarda bulunmak.
tashih etmek
düzeltmek, doğrultmak: "Yüzünü, hâl ve tavırlarını aynadan bakarak tashih etmeye çalışırdı." -S. F. Abasıyanık.

"düzeltmek" için örnek kullanımlar

Ayrıca bu noktada yanlış bilinen bir bilgiyi de düzeltmek isteriz.
In addition, at this point, we want to correct the wrong information as well known.
Kaynak: beyazgazete.com
Hatalı bilgiyi düzeltmek, yeni bir bilgi kazanmaktan çok daha zor.
Information that is incorrect, correct, much more difficult to win new information.
Kaynak: haber.gazetevatan.com
Yanlış anlaşılmaları düzeltmek için güzel bir gün olabilir.
To correct misunderstandings can be a beautiful day.
Kaynak: hurriyet.com.tr
Ama bu yanlışları karşılıklı olarak düzeltmek durumundayız.
But I have to correct these mistakes as mutual.
Kaynak: abhaber.com
hazırlanan tescilli bir ses işleyicisidir. Vokal ve enstrümantal performansların akort larını düzeltmek amacıyla phase vocoder kullanmaktadır.
Kaynak: Auto-Tune
Masaj, tıpta, sinir ve kas sistemleri ile kan dolaşımı nın işlevlerini düzeltmek amacıyla belirli bir sistem ve bilimsel ilkeye dayanarak
Kaynak: Masaj
Şapkalı U, Türkçede Arapça ve Farsça kökenli sözüklerin telâffuzunu düzeltmek için kullanılan harf. Günümüz Türkçesinin yazı dilinde U
Kaynak: Û
Ütü, kumaş ların kırışıklıklarını düzeltmek için kullanılan alet. Ütünün icadı 17. yüzyıl başlarına kadar dayanmaktadır. İlk başlarda
Kaynak: Ütü
Rötuş, bir şey üzerindeki kusurları düzeltmek amacı ile yapılan iyileştirme işlemi. Yaygın olarak bir fotoğrafçılık terimi olarak
Kaynak: Rötuş
İsmini İngilizce trimmer (kesip düzeltmek) kelimesinden alan bu kondansatör türü, varyabl kondansatörden farklı olarak küçük güçlerde
Kaynak: Trimer kondansatör
Florence Nightingale daha küçük yaşlarda hastahanelerde hastalara yeterince ilgi gösterilmediğini düşünür ve bunu düzeltmek için
Kaynak: Florence Nightingale
Türkiye 'deki ekonomik durumu düzeltmek amacıyla 1960 'da Maliye Bakanı olarak ülkeye geri döndü ve Kurucu Meclis Bakanlar Kurulu Üyeliği
Kaynak: Mustafa Kemal Kurdaş
Etimolojik olarak, bir sinyalin frekans cevabını düzeltmek, eşitlemek anlamına gelmektedir. " "Eşitleyici" (Ekolayzır) terimi genellikle
Kaynak: Eşitleme (ses)
Dolores piskoposluk bölgesinde yeni tarım yöntemlerini yayarak halkın ekonomik durumunu düzeltmek için çaba gösterdi. Bu çalışmalarından
Kaynak: Miguel Hidalgo y Costilla
Anormallikleri düzeltmek üzere çalışan bir bilgisayar programı iken ilk filmde bozulup üçlü serinin diğer filmlerinde de (The Matrix
Kaynak: Ajan Smith
Çivi çakmak için dizayn edilmiş çekiç ler üzerinde yanlış çakılan çiviyi düzeltmek veya çıkarmak için özel bir anahtar delik bulunur.
Kaynak: Çivi
firmasıydı. Tim Paterson 'un, S-100 tabanlı hafıza kartlarındaki hataları düzeltmek için Haziran 1978 tarihinde iş başı yaptığı firmadır.
Kaynak: Seattle Computer Products
sosyal reformcuların oturduğu, kentin yoksul semtlerindeki koşulları düzeltmek için çalışmalar yaptıkları bir kurum olan Hull House'u kurdu.
Kaynak: Jane Addams
En önemlisi halkın iktisadi durumunu düzeltmek için on yıl kadar süre bir zaman içinde, halk vergiden özgür tutulur. Aksu 'nun kuzey
Kaynak: Said Han
Hemen ameliyata alınarak oluşan hasarı düzeltmek gerekmektedir, ancak bu ameliyat artık eski gücünden ve becerilerinden vazgeçmesi
Kaynak: Out Of My Mind
saklamaktadırlar Aromatizasyon işlemi geçmişte, vermut yapımında kullanılan ucuz ve kalitesiz beyaz şarabın tadını düzeltmek için yapılmıştı.
Kaynak: Vermut
Masal dedektifi Sandra ve arkadaşı,masalları gezip ters giden şeyleri düzeltmek için çalışmalarını konu almaktadır.. Ayrıca Bakınız
Kaynak: Masal Dedektifi Sandra

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.