eğimölçer ne demek?
- 4 sözlük, 4 sonuç.BSTS / Fizik Terimleri Sözlüğü
eğimölçer anlamı İng. tiltometer Alm. Neigungsmesser Fr. inclinomètre
Yataya göre eğimi ölçen aygıt.
Yataya göre eğimi ölçen aygıt.
BSTS / Uygulayım Terimleri Sözlüğü
eğimölçer anlamı İng. inclinometer Osm. klinomeıtre Fr. clinomètre, inclinomètre
1- genel uygulayım: Bir yer, tabaka ya da çatlağın eğimini ölçmeye yarayan araç. 2- insanbilim: Canlılar ya da iskeletler üzerinde açı ölçmeye yarayan araç. 3- denizcilik: Bir gemi omurgasının yataylık derecesini ölçmeye yarayan aygıt. 4- havacılık: Özellikle siste, bulutlar arasında uçuş yapan bir hava taşıtının eğimini ölçmeye ya da ufuk çizgisini yitirdiğinde uçağın yataylık derecesini, sapTamaya yarayan aygıt. 5- yerbilim: a. Katmanların Yarım açısını ölçmekte kullanılan aygıt. b. Eğimi ölçmek amacıyla delme kuyusuna sarkıtılan araç.
1- genel uygulayım: Bir yer, tabaka ya da çatlağın eğimini ölçmeye yarayan araç. 2- insanbilim: Canlılar ya da iskeletler üzerinde açı ölçmeye yarayan araç. 3- denizcilik: Bir gemi omurgasının yataylık derecesini ölçmeye yarayan aygıt. 4- havacılık: Özellikle siste, bulutlar arasında uçuş yapan bir hava taşıtının eğimini ölçmeye ya da ufuk çizgisini yitirdiğinde uçağın yataylık derecesini, sapTamaya yarayan aygıt. 5- yerbilim: a. Katmanların Yarım açısını ölçmekte kullanılan aygıt. b. Eğimi ölçmek amacıyla delme kuyusuna sarkıtılan araç.
BSTS / Yerbilim Terimleri Sözlüğü
eğimölçer anlamı İng. clinometer Osm. mikyas-ül meyl Alm. Neigungsmesser, Klinometer Fr. clinométre
Katmanların Yarım açısını ölçmekte kullanılan aygıt.
Katmanların Yarım açısını ölçmekte kullanılan aygıt.
Güncel Türkçe Sözlük
eğimölçer anlamı
is. Bir yüzey, düzlem, yol veya cihazın yatay düzleme oranla eğimini ölçen araç, klinometre.
is. Bir yüzey, düzlem, yol veya cihazın yatay düzleme oranla eğimini ölçen araç, klinometre.
eğimölçer eş anlamlısı
düzlem
sf. 1. Üzerinde girinti ve çıkıntı olmayan, düz, yassı. 2. is. mat. Üzerine, kesişen iki doğrunun her noktasının dokunması gereken yüzey, müstevi. 3. is. mec. Ortam: "Böyle bir anlaşma var, hem ulusal hem uluslararası düzlemde sessiz bir anlaşma." -T. Yücel.
sf. 1. Üzerinde girinti ve çıkıntı olmayan, düz, yassı. 2. is. mat. Üzerine, kesişen iki doğrunun her noktasının dokunması gereken yüzey, müstevi. 3. is. mec. Ortam: "Böyle bir anlaşma var, hem ulusal hem uluslararası düzlemde sessiz bir anlaşma." -T. Yücel.
klinometre
is. (klinome'tre) Eğimölçer.
is. (klinome'tre) Eğimölçer.
"eğimölçer" için örnek kullanımlar
Olayların bitmesinin kısa bir süre sonrasında, 150 metre uzaklıkta dağ ve çevresindeki deformasyonu ölçmekte olan bir eğimölçer, kraterde
Kaynak: Eldfell
Kaynak: Eldfell
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
