Batılı medya, bu
alıkoyma olaylarını mezhep karakterli olarak yansıtıyor.
Western media, as it reflects the character of detention sectarian incidents.
Kaynak: firatnews.comKalmadı da bu kadar aşktan, meşkten, sükûnetten, ağırlıktan kendini
alıkoyma güzel kardeşim.
Out of this much love, meşkten, sükûnetten, weight, self-retention beautiful sister.
Kaynak: sabah.com.trKimlik bildirim kanunu çerçevesinde orada çalışanların kimliklerini
alıkoyma yetkisi var mıdır?
Identity within the framework of the law of the notification authority to withhold the identities of employees there, is there?
Kaynak: hurriyet.com.trRaporda, uzun süreli
alıkoyma, gazeteci ve aktivistlerin tutuklanması ve yargının yürütmeden bağımsızlığıyla ilgili belirsizliklerin devam ettiği kaydedildi.
In the report, the long-term detention, arrest of journalists and activists noted that there are still uncertainties about the independence of the executive and the judiciary.
Kaynak: internethaber.comHırsızlık, yazılı kanun lar ya da toplumsal meşruiyet düzeyinde mülkiyet i kendine ait olmayan bir taşınır mal ı, izinsizce
alıkoyma,
Kaynak: HırsızlıkMusa ibn Meymun'un listesi: Putpereste ayrımcılık yapmaktan kendini
alıkoyma. Tesniye | 13:8 Putperestlik adına kahinlik yapma. Tesniye | 13:12-13
Kaynak: 613 Mitsvotayakkabısını kaçırma, bayrak kaçırma, gelin arabasının önüne koç çıkarma,gelini
alıkoyma, gelinin başına darı saçma gibi gelenekler vardır.
Kaynak: Aşağıaliçomak, EmirdağDosyaları zorla kriptoviral
alıkoyma (cryptoviral extortion) ile şifreleme. Ustaca dosyalara zarar verme. Bilgisayar kamerasını açarak
Kaynak: Kötü virüsCumhuriyeti topraklarında çalışmıştı. 1997 'de kanunsuz
alıkoyma, zorlama, fiziksel işkenceden suçlu bulundu, iki yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Kaynak: Markus Wolfİki tür UFO - küçük UFO ve çok daha büyük bir UFO, Yüksek irtifa
alıkoyma görevinde arkada görülebiliyor (Ek Paket Acceleration'da)
Kaynak: Microsoft Flight Simulator X