Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

alıkoymak ne demek?

 - 2 sözlük, 2 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

alıkoymak anlamı
(-i) 1. Bir süre için bir yerde tutmak: Arkadaşım beni yemeğe alıkoydu. 2. (-den) Birini, yapmakta olduğu veya yapmak istediği işten geri tutmak: "Selim Bey, babamı yemeğinden alıkoyarak mütemadiyen Girit'ten bahsediyordu." -R. N. Güntekin. 3. Ayırıp saklamak: Bu kitabı sizin için alıkoydum. 4. (-den) Yoksun bırakmak: "İlk iki karım beni dalmış olduğum macera âleminden bir adım alıkoymamıştılar." -H. R. Gürpınar. 5. (-i, -den) Mâni olmak, engel olmak: "Zalimi zulmetmekten alıkoyarsan kardeşlik hakkını yerine getirmiş olursun." -N. F. Kısakürek.

Türkçe - İngilizce

alıkoymak anlamı
fiil
1) retain
2) keep
3) hold
4) withhold
5) incapacitate
6) detain
7) stop
8) keep from
9) stay
10) delay
11) intercept
12) constrain
13) hinder
14) stick
15) hold up
16) restrain
17) check
18) deforce
19) disable
20) keep in
21) preclude
22) retard

alıkoymak eş anlamlısı

engel olmak
önlemek, geciktirmek: "Yabancı gitmek isteyince ikisi birden engel oldular." -N. Araz.
mâni olmak
önüne geçmek, engellemek, önlemek: "Romantik devirlerde bu nevi cilvelere aşk mâni olurdu, şimdi de kültür." -P. Safa.

"alıkoymak" için örnek kullanımlar

Frenklere Kudüs'ü vaat etmiş ve kendisine de Suriye ve Irak bölgesini alıkoymak istemiştir.
Franks had promised to Jerusalem, and he wanted to keep the region of Syria and Iraq.
Kaynak: odatv.com
Şeytanın en büyük meşgalesi, kişiyi namaz kılmaktan alıkoymak için devamlı meşgul etmektir.
The great occupation of the devil, in order to prevent the person Prayer is constantly busy.
Kaynak: sentezhaber.com
Şikayet üzerine Alkan'la ilgili 'küçük yaşta kızı alıkoymak' suçundan İzmir 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.
Alkan complaint about the 'keep her daughter at a young age' 5th High Criminal Court on charges was filed in Izmir.
Kaynak: gercekgundem.com
Anne Hülya Yeşildağ, önce şikayette bulundu, sonra vazgeçti, ancak Alkan Çetin hakkında 'küçük yaşta kızı alıkoymak' suçundan dava açıldı.
Anne Hulya YEŞİLDAĞ, filed a complaint before, and then gave up, but on Cetin Alkan 'keep her daughter at a young age' been indicted on charges.
Kaynak: yeniasir.com.tr
Tehditle tahsilat yapmak, zorla alıkoymak, adam öldürmeye azmettirmek ve benzeri suçlardan yedi ay boyunca aranan Peker, teslim olacağını
Kaynak: Sedat Peker
Bir nesneyi veya canlıyı korumak, alıkoymak için kullanılır. Ayrıca şu anlamlara da gelebilir: Kafes (Osmanlı), Osmanlı İmparatorluğu
Kaynak: Kafes (anlam ayrımı)
Prens, Odet'i yanında alıkoymak ister ama o kuğuya dönüşüp göle geri döner. Ertesi gün 21. doğum günü nedeniyle onuruna verilen baloda
Kaynak: Kuğu Gölü
Türk edebiyatına girdik Sebahattin Eyüboğlu da Edibe'ye çok bağlanmıştır ve Dora 1956'de İsrail'e göç edeceği zaman Edibe'yi alıkoymak ister.
Kaynak: Erol Güney
içinde olmasına rağmen içine dolan bencil merhamet onu bu savaştan alıkoymak istemekte, Rab Krişna ise savaştan kaçmasının hakikatten
Kaynak: Bhagavat Gita
Bugeaud karşısında Isly 'da yenilgiye uğrayan Fas sultanı, Abdülkadir'i ülkesinin orta kesimlerinde alıkoymak zorunda kaldı.
Kaynak: Abdülkadir Cezayiri
Kaldırma, kullanıcıları birçok deneme kopyası kurmasından alıkoymak için muhafaza edilen abonelik verisini kaldırmayacaktır.
Kaynak: Norton 360
Viridiana'yı alıkoymak için hizmetçisi Ramona'nın yardımıyla ona ilaç verip uyutur. Viridiana baygınken onunla birlikte olmak isteyen Don
Kaynak: Viridiana
Oğlunun Truva savaşına gitmekten alıkoymak için önce ona geleceğini söylemiş. Truva savaşına giderse dönemeyeceğini, ama büyük bir ün
Kaynak: Thetis
ünvanlarınından çoğunu terkederek sadece prenomen olarak kullandığı ilk ismini alıkoymak suretiyle kendi adını resmen Akhenaten olarak değiştirdi
Kaynak: Akhenaton
O savaş kazanıldı, sonra Jediları kendisini takip etmekten alıkoymak için karanlık taraf güçleri kullanan Kral Ommin'i takip ettiler.
Kaynak: Sith Tarihi
Güçleri ve hızları nedeniyle, gök balinaları yakalamak, alıkoymak ya da öldürmek kolay bir iş değildir. Bundan dolayı da gök balinalar
Kaynak: Gök balina
(Fakat insanları) Allah yolundan saptırmak (alıkoymak) ve O'nu inkâr etmek, (mü'minlere) Mescid-i Haram'ı (yasaklamak) ve kendi halkını
Kaynak: İmam Mehdi
Ardından, Arap liderlerine Suriye'deki Bizans topraklarına baskınlar düzenlemekten alıkoymak için verilen yardımları durdurma kararı alan
Kaynak: Sasani İmparatorluğu

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.