kapan
(I) is. 1. Bazı hayvanları yakalamak için kullanılan, hayvanın ayağının değmesiyle işleyen tuzak. 2. mec. Düzen, hile.

kapan
(II) is. esk. Pazara satılmak üzere gelen yiyecek maddelerinin tartıldığı resmî büyük kantar ve bu kantarın bulunduğu yer.

tuzak
is. 1. Kuş veya yaban hayvanlarını yakalamaya yarayan araç veya düzenek. 2. mec. Birini güç ve tehlikeli bir duruma düşürmek için kurulan düzen, komplo: "Onun bana gönderdiği mektuplar filan hep tuzak, hep birer şantajdan ibaretti." -O. C. Kaygılı.

tr/akademik/fak_aof/index.: htm Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi (AÜ AÖF) : Dersleri kitle iletişim araçları (internet, radyo,
Kaynak: Anadolu Üniversitesi

Örnekler : fun fak 0 1 | fak n n fak(n - 1) Özyinelemenin gerçekleştiği n eq 0 durumunda döndürülen değer n*fak(n-1) olduğundan bu kod
Kaynak: Kuyruk özyineleme

Tür çıkarımı ve doku tanımı : fun fak 0 1 | fak n n fak (n - 1) fak işlevinin tam sayılardan tam sayılara tanımlı olduğunu algılar. Doku
Kaynak: Standart ML

Daha sonra savaş bittikten sonra Mustafa Kemal Atatürk Ankara'ya giderken buranın eşsiz güzelliğini fak ederek; "her geçen buradan bakacak
Kaynak: Darıyeri Bakacak, Kaynaşlı

Kültür: Halen üniversitede okuyan (eğitim fak. hukuk fak. iletişim fak. mühendislik fak.. .vb.) bir çok öğrenci bulunmaktadır. Coğrafya
Kaynak: Karaot, Bucak