kapan ne demek?
- 8 sözlük, 18 sonuç.BSTS / Güreş Terimleri Sözlüğü
kapan anlamı Osm. kle
Tek ya da çift kolu karşısındakinin koltuğu Altından geçirip ensesine bastırmak yoluna dayanan bir oyun. bakınız» tek kapan, çift kapan.
Tek ya da çift kolu karşısındakinin koltuğu Altından geçirip ensesine bastırmak yoluna dayanan bir oyun. bakınız» tek kapan, çift kapan.
BSTS / Su Ürünleri Terimleri Sözlüğü
kapan anlamı İng. trap
Balıkların serbestçe içeri girdikleri fakat dışarı çıkmalarına engel olan av aletleri.
Balıkların serbestçe içeri girdikleri fakat dışarı çıkmalarına engel olan av aletleri.
BSTS / Tarih Terimleri Sözlüğü
kapan anlamı
Osmanlılar döneminde yiyecek ve giyecek eşyanın toptan satıldığı yer: Unkapanı, Yağkapanı, Balkapanı gibi.
Osmanlılar döneminde yiyecek ve giyecek eşyanın toptan satıldığı yer: Unkapanı, Yağkapanı, Balkapanı gibi.
BSTS / Yerbilim Terimleri Sözlüğü
kapan anlamı İng. Trap Alm. Falle Fr. piége
Katmansal ya da yapısal bir engelin bulunması yüzünden, bir hazne kayaç içindeki petrol ya da gazların tutulduğu yer.
Katmansal ya da yapısal bir engelin bulunması yüzünden, bir hazne kayaç içindeki petrol ya da gazların tutulduğu yer.
Güncel Türkçe Sözlük
kapan anlamı
(I) is. 1. Bazı hayvanları yakalamak için kullanılan, hayvanın ayağının değmesiyle işleyen tuzak. 2. mec. Düzen, hile.
(I) is. 1. Bazı hayvanları yakalamak için kullanılan, hayvanın ayağının değmesiyle işleyen tuzak. 2. mec. Düzen, hile.
kapan anlamı
(II) is. esk. Pazara satılmak üzere gelen yiyecek maddelerinin tartıldığı resmî büyük kantar ve bu kantarın bulunduğu yer.
(II) is. esk. Pazara satılmak üzere gelen yiyecek maddelerinin tartıldığı resmî büyük kantar ve bu kantarın bulunduğu yer.
Tarama Sözlüğü
kapan anlamı
Büyük terazi
Büyük terazi
Türkçe - İngilizce
kapan anlamı
isim
1) trap
2) snare
3) gin
4) springe
5) wire
isim
1) trap
2) snare
3) gin
4) springe
5) wire
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
kapan anlamı
Pazar yeri.
Pazar yeri.
Tirilye -Bursa
-Kastamonu
-Sinop
*Ünye -Ordu
*Bor -Niğde
kapan anlamı
1. Dik kayalık yerlerdeki dar yollar, uçurum.
1. Dik kayalık yerlerdeki dar yollar, uçurum.
*Burhaniye -Balıkesir
*Maçka -Trabzon
Çavdarlı, Ilıca *Şavşat -Artvin
kapan anlamı
1. Ahır, dam. 2. Evden bodruma inmek için açılan kapak.
1. Ahır, dam. 2. Evden bodruma inmek için açılan kapak.
kapan anlamı
1. Ağır yük tartılan kantar. 2. Un tartmaya yarayan, deri kasnaktan yapılan terazi.
1. Ağır yük tartılan kantar. 2. Un tartmaya yarayan, deri kasnaktan yapılan terazi.
kapan anlamı
Kalbur kasnağına deri geçirilerek elde edilen kaplardan yapılan terazi.
Kalbur kasnağına deri geçirilerek elde edilen kaplardan yapılan terazi.
Çorum
kapan anlamı
Tütün fideliğini örtmekte kullanılan çavdar sapından yapılmış kapak.
Tütün fideliğini örtmekte kullanılan çavdar sapından yapılmış kapak.
Pınarlıbelen *Bodrum Muğla
kapan anlamı
Kepenk.
Kepenk.
Afşar, Pazarören *Pınarbaşı Kayseri
kapan anlamı
Kapan, eski bir terazi türü
Kapan, eski bir terazi türü
Diyarbakır
kapan anlamı
Tuzak
Tuzak
Kırşehir
kapan anlamı
( < ET kapgan) Tuzak
( < ET kapgan) Tuzak
kapan eş anlamlısı
düzen
is. 1. Belli yöntem, ilke veya yasalara göre kurulmuş olan durum, uyum, nizam, sistem. 2. Soyut ve somut nesnelerin bir sıraya, bir hedefe, bir amaca göre sıralanması, konsept. 3. Yerleştirme, tertip: "Evin en bozuk düzeninde bile hastalığa mahsus birtakım aletler vardır." -R. N. Güntekin. 4. Bir devletin belli başlı ilkeleri bakımından yönetimde tuttuğu yol, yönetim biçimi, rejim. 5. mec. Bir kimseye, bir kuruluşa karşı toplu olarak alınan gizli karar, dolap, komplo. 6. mec. Topluca ve gizlice yürütülen herhangi bir plan, dolap, komplo. 7. mec. Dolap, hile: "Hile, düzen dağarcığından elbette yeni bir şey bulup çıkaracak." -E. E. Talu. 8. müz. Müzik aletlerinde ses ayarı, akort. 9. top. b. Toplumsal bir yapı içinde ögelerin bütüne, bütünün ögelere ve ögelerin birbirlerine göre ilişkileri: "Orta hâlli ailelerin kurduğu bu düzende herkesin bacası tüten, kapısı çalınan bir evi var." -N. Meriç. 10. hlk. Alet edevat takımı. 11. hlk. Bez dokuma tezgâhı.
is. 1. Belli yöntem, ilke veya yasalara göre kurulmuş olan durum, uyum, nizam, sistem. 2. Soyut ve somut nesnelerin bir sıraya, bir hedefe, bir amaca göre sıralanması, konsept. 3. Yerleştirme, tertip: "Evin en bozuk düzeninde bile hastalığa mahsus birtakım aletler vardır." -R. N. Güntekin. 4. Bir devletin belli başlı ilkeleri bakımından yönetimde tuttuğu yol, yönetim biçimi, rejim. 5. mec. Bir kimseye, bir kuruluşa karşı toplu olarak alınan gizli karar, dolap, komplo. 6. mec. Topluca ve gizlice yürütülen herhangi bir plan, dolap, komplo. 7. mec. Dolap, hile: "Hile, düzen dağarcığından elbette yeni bir şey bulup çıkaracak." -E. E. Talu. 8. müz. Müzik aletlerinde ses ayarı, akort. 9. top. b. Toplumsal bir yapı içinde ögelerin bütüne, bütünün ögelere ve ögelerin birbirlerine göre ilişkileri: "Orta hâlli ailelerin kurduğu bu düzende herkesin bacası tüten, kapısı çalınan bir evi var." -N. Meriç. 10. hlk. Alet edevat takımı. 11. hlk. Bez dokuma tezgâhı.
hile
is. (hi:le) 1. Birini aldatmak, yanıltmak için yapılan düzen, dolap, oyun, desise, entrika: "Gayet basit bir hile ile, saflığından istifade ederek işi başardı." -R. H. Karay. 2. Çıkar sağlamak için bir şeye değersiz bir şey katma: Bu sütte hile var.
is. (hi:le) 1. Birini aldatmak, yanıltmak için yapılan düzen, dolap, oyun, desise, entrika: "Gayet basit bir hile ile, saflığından istifade ederek işi başardı." -R. H. Karay. 2. Çıkar sağlamak için bir şeye değersiz bir şey katma: Bu sütte hile var.
"kapan" için örnek kullanımlar
dakikada Schalke atağında topu kapan Galatasaray çok hızlı çıktı.
Galatasaray closing minutes, Schalke attack the ball came out very quickly.
Kaynak: maraton.com.tr42′ Savunmadan topu kapan Drogba, sağ kanattan kale önüne ortaladı.
42 'Drogba defense, trap the ball, right-wing, centered in front of the castle.
Kaynak: habera.comEline makineyi kapan Hülya Avşar, Acun Ilıcalı'nın portresini karaladı.
Closing the machine into the hands of Hulya Avsar, Acun Ilıcalı'nın scribbled portrait.
Kaynak: spothaber.comFenerbahçe'nin kullandığı kornerde topu kapan Beşiktaş hızlı çıktı.
Uses the corner from Fenerbahçe Beşiktaş trap the ball came out quickly.
Kaynak: trtspor.com.trÜst yüzlerinin ortasına doğru en küçük temasa bile duyarlı, üç sert kıl bulunur; bir böcek bu kıllardan birine bir kez dokunursa kapan
Kaynak: Sinekkapan bitkisi
Kaynak: Sinekkapan bitkisi
Buraya kapan denir ve yukarıdan basınç istenilen değere ayarlanır. Kapan içerisinde sıkışan kumaş keçe leşmiş olarak dinkleme çözelti
Kaynak: Dinkleme
Kaynak: Dinkleme
BBC uyarlamalarında kapan oyuncu, ilk baş rol oyunculuğu deneyimini Danny olarak eski bir BBC televizyon dizisi olan Party Animals da yaşadı.
Kaynak: Matt Smith
Kaynak: Matt Smith
AIDS'i hasta anne ve babalarından kapan ikinci nesil hastaların oluşturduğu Act Up üyeleri, kendisini pragmatik ve ılımlı olarak niteleyen
Kaynak: Act Up
Kaynak: Act Up
İlk şiirini sürüsünden bir koyun kapan kurda söyledi. Aynı dönemlerde rüyasında gördüğü bir kıza aşık olduktan sonra şiir yazmaya yöneldi
Kaynak: Aşık Zarrafi
Kaynak: Aşık Zarrafi
Yerli bir kapan avcısı olan Dersu Uzala ile birlikte Ussuri havzasında 1902 ile 1907 yılları arasında yaptığı askeri haritacılık
Kaynak: Vladimir Arsenyev
Kaynak: Vladimir Arsenyev
suretiyle (kapan tipi, imalatçı firma, giriş basıncı, karşı basınç, kondens yükü vs) daha kayda ve raporlamaya yönelik bir başlangıç yapılabilir.
Kaynak: Trapman
Kaynak: Trapman
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
