Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

alışkın ne demek?

 - 2 sözlük, 2 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

alışkın anlamı
sf. Bir şeye veya bir şey yapmaya alışmış olan, alışkan, alışmış.

Türkçe - İngilizce

alışkın anlamı
sıfat
1) accustomed
2) used to
3) trained

alışkın eş anlamlısı

alışkan
sf. Alışkın.
alışmış
sf. Alışkın.

"alışkın" için örnek kullanımlar

Venezüellalılar için bu açıklama alışkın olunan türden değildi.
This explanation was not the kind used for Venezuelans owned.
Kaynak: hurriyet.com.tr
Venezuelalılar için bu açıklama alışkın olunan türden değildi.
This explanation was not the kind used for Venezuelan owned.
Kaynak: bbc.co.uk
Kalabalığa alışkın olduğumdan mı ne, belde bana tenha geliyor.
What is'm accustomed to the crowd, the town comes from me lonely.
Kaynak: turizmhaberleri.com
Carsten Bang, insanların televizyon gösterilerinde Omar Marzouk ile sürekli görmeye alışkın olduğu Danimarka lı bir komedyenidir.
Kaynak: Carsten Bang
Türkiye'de pek alışkın olunmayan bir şekilde sezon bitiminden 4 ay önce yeni mukavele yapmak istemesi ve yöneticilerin bunu kabul etmemesi
Kaynak: Falko Götz
haskisi ile Alaska malamutu ırkından işçi köpek tercih edilse de Samoyed köpeği gibi karlı ortama alışkın köpek ırkları da kullanılır.
Kaynak: Köpek kızağı
Bu durum, Mısır 'da alışkın olunan bir uygulama olmadığından halk ve din adamları hiç memnun değildi. Tahtta çok uzun süre
Kaynak: Nefertiti
1960'lı ve 1970'li yıllardaki TV programlarıyla hızlı ve pratik mutfağa alışkın ABD'lilere Fransız mutfağı nı ve pişirme tekniklerini
Kaynak: Julia Child
ona nasıl davranacağız" psikolojisi yaşadıklarını söylüyor ve şunları anlatıyor; "Biz millet olarak bir kadından emir almaya alışkın değiliz.
Kaynak: İnci Sezer Becel
sıtma hastalığından korkmaları nedeniyle Köy halkının dağlık kesime alışkın olduğundan ve avcılığa meraklı olduğundan burayı beğenmemişler
Kaynak: Güngören, Nilüfer
Bilim insanları köpeklerin uzun süreli hareketsizliğe alışkın olduklarını düşünerek onları görevler için en uygun hayvanlar olarak
Kaynak: Sovyet uzay köpekleri
Sert yaşam biçimine alışkın bir topluluktur Geygeller. Bu yapılarına karşın; toplumsal yaşamda Geygel kadınları daha belirleyicidir.
Kaynak: Çerdiğin, Tokat
alelacele 1956'da ata topraklarından zorunlu tehcir e tabi tutularak alışkın olmadıkları kent ortamına ezeli düşmanları olan Kriler in de
Kaynak: Sayisi Deneleri
Yerleşik yaşama alışkın olmayan bir gelişme seyri içerisinde olduklarını, nerede su varsa oraya yerleştikleri kesin. 1880 yıllarında
Kaynak: Yenidemir, Kahramanmaraş
Konusu: Ama pipo tütününe alışkın değiller besbelli..- İmzala! Büyük bir zevkle,simsiyah karanlığın bir yerine, imza! Nokta! Defter gitti..
Kaynak: Hücre İnsanı (oyun)
Ayrıca matematikte çok iyi, fakat dilbilgisi o kadar da iyi değil, çünkü çocukluktan beri bilgisayarda yazı yazmaya alışkın. Phil, Keely'ye
Kaynak: Phil Diffy
Birçok tarihçi bu mağlûbiyetin sebebini Yeniçeri Ocağı 'nın henüz kaldırılmış olmasına ve yeni ordunun savaşa hazırlıklı ve alışkın
Kaynak: Osmanlı döneminde Yunanistan
yüzyıl başlarında 300 binden fazla kişi akın akın Kanada'ya göç ettiğinde, sert doğa koşullarına alışkın olmayan bu kişilere Atlı Polisler
Kaynak: Kanada Kraliyet Atlı Polisi

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.