fırlamak anlamı (nsz) 1. Hızla, birdenbire bulunduğu yerden çıkmak, ayrılmak:
"Çalgıcıların oğlu, elinde kenarları zilli kocaman bir tefle ortaya fırladı." -L. Tekin. 2. Yerinden oynayıp ileriye doğru çıkıntı yapmak:
"Bütün vücudu titriyor, gözleri yuvalarından fırlayacakmış gibi oluyordu." -L. Tekin. 3. Fiyatı birdenbire yükselmek:
borsada Altın fiyatları fırladı.