fukara ne demek?
- 3 sözlük, 5 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
fukara anlamı
sf. (fukara:) 1. Yoksul, fakir: "Biriktirdiği bütün parasını sadaka olarak fukaraya verir." -Y. K. Beyatlı. 2. is. Derviş: Bir Bektaşi fukarası. 3. mec. Zavallı: "Bu karışık ve çok fukara bir kumpanyaydı." -H. E. Adıvar.
sf. (fukara:) 1. Yoksul, fakir: "Biriktirdiği bütün parasını sadaka olarak fukaraya verir." -Y. K. Beyatlı. 2. is. Derviş: Bir Bektaşi fukarası. 3. mec. Zavallı: "Bu karışık ve çok fukara bir kumpanyaydı." -H. E. Adıvar.
Türkçe - İngilizce
fukara anlamı
isim
1) poor person
2) the poor
isim
1) poor person
2) the poor
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
fukarâ anlamı
Fıkara, yoksul
Fıkara, yoksul
Diyarbakır
fukara anlamı
Fakir, fukara
Fakir, fukara
Keban Baskil Ağın Elazığ
fukara anlamı
Fakir
Fakir
Keban Baskil Ağın Elazığ
fukara eş anlamlısı
derviş
is. 1. Bir tarikata girmiş, onun yasa ve törelerine bağlı kimse, alperen. 2. mec. Yoksulluğu, çilekeşliği benimsemiş kimse. 3. mec. Alçak gönüllü ve her şeyi hoş gören kimse. 4. hay. b. Kırlangıç balığının pek küçüğü.
is. 1. Bir tarikata girmiş, onun yasa ve törelerine bağlı kimse, alperen. 2. mec. Yoksulluğu, çilekeşliği benimsemiş kimse. 3. mec. Alçak gönüllü ve her şeyi hoş gören kimse. 4. hay. b. Kırlangıç balığının pek küçüğü.
fakir
sf. 1. Geçimini güçlükle sağlayan, yoksul, fukara, zengin karşıtı: "En fakir köyler taştandır ve üstü kiremittir." -F. R. Atay. 2. Olması gerekenden az: "Seni fakir, soluk bir dekor içinde görmek istemem." -M. Yesari. 3. is. Hindistan'da yokluğa, eziyete kendini alıştırmış derviş. 4. mec. Zavallı, kimsesiz: "Hey gidi kahpe felek, gençliklerine doymadan gitti fakirler." -H. Taner. 5. is. mec. ve esk. Kişinin alçak gönüllülük göstermek için kendisine verdiği san: "Fakir dün ziyaretinize geldimse de bulamadım." -Şemsettin Sami.
sf. 1. Geçimini güçlükle sağlayan, yoksul, fukara, zengin karşıtı: "En fakir köyler taştandır ve üstü kiremittir." -F. R. Atay. 2. Olması gerekenden az: "Seni fakir, soluk bir dekor içinde görmek istemem." -M. Yesari. 3. is. Hindistan'da yokluğa, eziyete kendini alıştırmış derviş. 4. mec. Zavallı, kimsesiz: "Hey gidi kahpe felek, gençliklerine doymadan gitti fakirler." -H. Taner. 5. is. mec. ve esk. Kişinin alçak gönüllülük göstermek için kendisine verdiği san: "Fakir dün ziyaretinize geldimse de bulamadım." -Şemsettin Sami.
yoksul
sf. 1. Geçinmekte çok sıkıntı çeken (kimse, toplum, ülke), yoksuz, fakir, fukara, zengin, varsıl karşıtı: "O kadar yoksulmuş ki rüyasında bile eline para değmemiş." -E. Şafak. 2. mec. İstenilen nitelikte ve özellikte olmayan, yetersiz: "Yazılarını okudum, sözlerini dinledim, bilgice onu biraz yoksul buldum." -M. Ş. Esendal.
sf. 1. Geçinmekte çok sıkıntı çeken (kimse, toplum, ülke), yoksuz, fakir, fukara, zengin, varsıl karşıtı: "O kadar yoksulmuş ki rüyasında bile eline para değmemiş." -E. Şafak. 2. mec. İstenilen nitelikte ve özellikte olmayan, yetersiz: "Yazılarını okudum, sözlerini dinledim, bilgice onu biraz yoksul buldum." -M. Ş. Esendal.
zavallı
sf. (za'vallı) 1. Acınacak kadar kötü durumda bulunan: "Zavallı hekim kendisine zorla yutturulan afyonların tesiriyle yığıldığı yerden bir daha kalkamadı." -N. F. Kısakürek. 2. mec. Gücü bir şeye yetmeyen, âciz: "Bunu idrak etmekten o kadar zavallı ve biçareydi ki." -A. H. Tanpınar.
sf. (za'vallı) 1. Acınacak kadar kötü durumda bulunan: "Zavallı hekim kendisine zorla yutturulan afyonların tesiriyle yığıldığı yerden bir daha kalkamadı." -N. F. Kısakürek. 2. mec. Gücü bir şeye yetmeyen, âciz: "Bunu idrak etmekten o kadar zavallı ve biçareydi ki." -A. H. Tanpınar.
"fukara" için örnek kullanımlar
Ziyaret ettiğimiz bu iki mahallede fakir, fukara birçok insanımız var.
These two neighborhoods we visited the poor, the poor have many people.
Kaynak: gercekgundem.comKabına sığmayan bir lider olarak, fukara yığınlara umut veriyordu.
Can not contain itself as a leader in giving hope to the poor masses.
Kaynak: habervakti.comUlaşamadığımız bir fakir fukara muhtaç hanesi bırakmamamız lazım.
We must not reach or households in need of the poor.
Kaynak: malatyaguncel.comUlaşamadığımız bir fakir fukara, muhtaç hanesi bırakmamamız lazım.
One could not reach the poor, needy households we must not.
Kaynak: haberler.comAdnan; fakir fukara ama harbi delikanlı bir dolmuş şoförüdür. Bir gün yolda Melek'in arabası bozulur. İşte o anda Adnan ona yardım eder.
Kaynak: Ömerçip
Kaynak: Ömerçip
bu köyünde bir yaşayan efsanesi var dır bal ali namı diger ali bal fukara babası olan ali bal muhteşem kişilige sahip olan karekterli bir
Kaynak: Koruköy, İmranlı
Kaynak: Koruköy, İmranlı
Hacı Ali Yüce de köye ne kadar fakir fukara gelirse onları köy odasında ağırlar ve hayvanlarını yemlermiş. Köyün ileri gelenlerinden Bilal
Kaynak: Küçüközlü, Zile
Kaynak: Küçüközlü, Zile
Kazandan başta mensuplar olmak üzere tüm fakir fukara karnını doyurur. Ocağa gelen kanun kaçağı dahi olsa kendi istemedikten sonra ocaktan
Kaynak: Yeniçeri Kazanı
Kaynak: Yeniçeri Kazanı
Ayrıca, zanaatkarlara araç gereç sağlamak, fukara çocuklarının zanaat öğrenmesine aracılık etmek, zaman içinde bu alanda eğitim veren
Kaynak: Ameleperver Cemiyeti
Kaynak: Ameleperver Cemiyeti
1845 yılında Sovucak köyünde ikamet eden vergi hane reislerinin isimleri ve meslekleri: Abdülkerim oğlu Süleyman (fukara), Arab oğlu Osman
Kaynak: Soğulcak, Kazan
Kaynak: Soğulcak, Kazan
Örneğin ölen birinin ardından yas tutulurken, ölünün kıyafetleri ortaya yığılır ve fakir fukara bunlardan istediğini alır. Bu kıyafet
Kaynak: Aldacı
Kaynak: Aldacı
da bu nedenle Nelson büyük bir kriz geçiren ve çok sayıda işsız ve gayet fakir fukara halkı barındıran ve eski hızla büymekteyken kurulan
Kaynak: Nelson, Lancashire
Kaynak: Nelson, Lancashire
ve kömür dumanı kirliliği ve fakir fukara sanayi işçileriyle dolu ile özellikle tanınan tipik bir Kuzeybatı İngiltere sanayi kenti olmuştur.
Kaynak: Bolton
Kaynak: Bolton
en içli, en yanık türkülere can verir. Bozkırın ortasındaki bu fukara köy, Anadolu halk müzikleri içerisinde en orjinal renk ve anlatıma
Kaynak: Hacı Taşan
Kaynak: Hacı Taşan
bu hareketinin zayıf güçsüz fakir ve fukara halkı zengin ve güçlülerin zulmünden korumak ve zayıfı güçlüye ezdirmemek olduğunu açıklamıştır.
Kaynak: III. Yezid
Kaynak: III. Yezid
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
