Ve bazen de kahredici, "Şık bir dedenin, yetişme çağındaki torununu
gezdirme" dedikoduları!!
And sometimes overpowering, "an elegant grandfather, grandson of developing age walking" gossip!!
Kaynak: timeturk.comAyrıca Şubat tatili dolayısı ile Urfa'ya gelen çocuklarım Ayşe ve Ahmet'e memleketimizi
gezdirme fırsatı buldum.
Furthermore, in February holiday Urfa thus had the opportunity to traverse the children, Beth and Alan homeland.
Kaynak: urfahaber.netçiğdem gezdirenlere yiyecek ikram eder çiğdem gezdiren gençlerde çiğdem
gezdirme faliyeti bittikten sonra bu yiyecekleri yiyerek
Kaynak: Şendere, ÇorumDüğüne Çağrı - Okuyucu
Gezdirme: Dağkadı'da düğüne çağrı, okuyucu
gezdirme yöntemiyle yapılır. Kız ailesi aldığı hediyeleri bu iş için
Kaynak: Dağkadı, KaracabeyKendine özgü bir adet ve geleneği olarak düğünlerde yapılan kına ve bunun yanı sıra asbab
gezdirme denen bir adet mevcuttur, bu gelenek
Kaynak: Haydardede, KeskinYerli ve yabancı turistlere,kazdağı milli parkını
gezdirme amaçlı, kazdağı milli parkı kalkındırma kooperatifi jipleri bu hizmet dahilinde
Kaynak: Avcılar, EdremitBu gezi esnasında çalgılar çalar halaylar eşliğinde
gezdirme devam ederdi. Damata her gittiği evde şerbet sunulur. Ev sahibine damatın
Kaynak: Hasırcı, LadikKış geceleri oyunlar oynanırdı,yüzük saklama,çocuklarda saklambaç,saya
gezdirme,sin sin oyunu,güreş tutma,masal anlatma,bilmece,cenk okuma,
Kaynak: Tahtakemer, TomarzaSünnet çocukları
gezdirme sırasında, geçilen her mahallenin bütün çocuklarının bu eğlenceye katılması ile “Sünnet Alayı” büyük bir
Kaynak: Kızılelma, Bartın