halletmek ne demek?
- 3 sözlük, 3 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
halletmek, -der anlamı
(-i) (ha'lletmek) 1. Güç görünen bir olay veya duruma çözüm yolu bulmak: "Bir arkadaşa, sinema işlerinden anlayan bir arkadaşa bu konuşmayı anlattığım zaman o muammayı halletti." -N. Hikmet. 2. Yoluna koymak, olumlu sonuca bağlamak: "Bakınız, tesadüf bunu ne kadar güzel düşünüp halletti." -M. Ş. Esendal. 3. Bir cismi bir sıvı içinde eritmek. 4. mat. Çözmek. 5. argo Cinsel ilişki kurmak. 6. hlk. Bir yemeği yenecek duruma getirmek.
(-i) (ha'lletmek) 1. Güç görünen bir olay veya duruma çözüm yolu bulmak: "Bir arkadaşa, sinema işlerinden anlayan bir arkadaşa bu konuşmayı anlattığım zaman o muammayı halletti." -N. Hikmet. 2. Yoluna koymak, olumlu sonuca bağlamak: "Bakınız, tesadüf bunu ne kadar güzel düşünüp halletti." -M. Ş. Esendal. 3. Bir cismi bir sıvı içinde eritmek. 4. mat. Çözmek. 5. argo Cinsel ilişki kurmak. 6. hlk. Bir yemeği yenecek duruma getirmek.
Türkçe - İngilizce
halletmek anlamı
fiil
1) unzip
2) sort out
3) get things done
4) figure out
5) resolve
6) solve
7) sort
8) dispose of
9) overcome
10) work out
11) manage
12) dissolve
13) adjust
14) untwist
15) clear up
16) untie
17) unriddle
18) polish off
19) arrange
20) lick
21) lay on
22) hurdle
23) square
24) surmount
25) dispatch
26) compound
27) untwine
28) untangle
fiil
1) unzip
2) sort out
3) get things done
4) figure out
5) resolve
6) solve
7) sort
8) dispose of
9) overcome
10) work out
11) manage
12) dissolve
13) adjust
14) untwist
15) clear up
16) untie
17) unriddle
18) polish off
19) arrange
20) lick
21) lay on
22) hurdle
23) square
24) surmount
25) dispatch
26) compound
27) untwine
28) untangle
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
halletmek anlamı
(< Ar. hall+etmek) halletmek
(< Ar. hall+etmek) halletmek
halletmek eş anlamlısı
çözmek
(-i) 1. Düğümlü, bağlı veya sarılı bir şeyi açmak. 2. Düğmeyi iliğinden açmak: "Yalnız göğsünün düğmelerini çöz." -P. Safa. 3. Saçı açmak. 4. Bulmaca, sorun vb.nin bilinmeyen, gizli noktasını bulup açıklamak, sonuca bağlamak: "Kır saçlı postacı bulmacayı çözmüştü." -H. Taner. 5. kim. Bir maddeyi çözücüyle çözündürmek, onun çözeltisini yapmak. 6. mat. Bir problemde aranan sonucu, belli ögeler yardımıyla ortaya çıkarmak, halletmek. 7. hlk. Çözgü ipini tezgâha yerleştirmek.
(-i) 1. Düğümlü, bağlı veya sarılı bir şeyi açmak. 2. Düğmeyi iliğinden açmak: "Yalnız göğsünün düğmelerini çöz." -P. Safa. 3. Saçı açmak. 4. Bulmaca, sorun vb.nin bilinmeyen, gizli noktasını bulup açıklamak, sonuca bağlamak: "Kır saçlı postacı bulmacayı çözmüştü." -H. Taner. 5. kim. Bir maddeyi çözücüyle çözündürmek, onun çözeltisini yapmak. 6. mat. Bir problemde aranan sonucu, belli ögeler yardımıyla ortaya çıkarmak, halletmek. 7. hlk. Çözgü ipini tezgâha yerleştirmek.
"halletmek" için örnek kullanımlar
Tabii oynamayan oyuncunun maç eksikliğini halletmek çok zor.
Of course, the lack of match play player very hard to get things done.
Kaynak: haber27.comLikiditeden gelecek problemleri halletmek açısından bu belki kısa vadede doğru.
Done in the future in terms of liquidity problems in the short term this is probably true.
Kaynak: haberx.comİstanbul'un kentsel dönüşümünü halletmek istediklerini belirten Bayraktar, 3.
Istanbul's urban transformation that they want to get things done Bayraktar, 3
Kaynak: timeturk.comÖte yandan defterdarlığa işini halletmek için gelen vatandaşlar içeriye giremedi.
On the other hand, could not enter into defterdarlığa citizens who came to get his work done.
Kaynak: timeturk.comSultan IV. Murat , Lehistan seferinden sonra Irak sorununu halletmek üzere sefer düzenlemiştir. Önce Revan Seferi yapılmış, ancak Revan
Kaynak: 1623-1639 Osmanlı-Safevî Savaşı
Kaynak: 1623-1639 Osmanlı-Safevî Savaşı
Bunu halletmek için Varyemez ve John yaklaşmakta olan yarışa bir bot ile girmeyi kabul ederler. Varyemez zafer kazanacağından o kadar
Kaynak: John D. Rockerduck
Kaynak: John D. Rockerduck
I. Selim, 1512 yılında tahta geçtikten sonra, Safevi Devleti ve Kızılbaşlarla olan sorunları kökünden halletmek için kendini hazırlamıştır
Kaynak: Çaldıran Muharebesi
Kaynak: Çaldıran Muharebesi
1881'de Yunan sınırları meselesini halletmek için İstanbul'da toplanan Sefirler Kongresi'ne murahhas tayin olundu. Şurayı Devlet'in
Kaynak: Artin Dadyan Paşa
Kaynak: Artin Dadyan Paşa
ayrıntıları otomatik olarak halletmek üzere işletim sistemi yazılımı kullanan bir “fişe tak ve oynat” sisteminin yaratılmasına yol açmıştır.
Kaynak: ISA (bilgisayar)
Kaynak: ISA (bilgisayar)
Mezenkimal kök hücre, oradaki hasarı da halletmek üzere göç eder. Bu sayede birçok organ da yapım-onarım işlerini yürütebilirler.
Kaynak: Mezenkimal kök hücre
Kaynak: Mezenkimal kök hücre
Bu arama işini etkin şekilde halletmek için yabancı dildeki metni inceleyen ve üzerinde arama yapılan uzayı daraltan optimizasyon
Kaynak: İstatistiksel makine çevirisi
Kaynak: İstatistiksel makine çevirisi
Jane Wilkinson işi tatlılıkla halletmek için Hercule Poirot 'dan Lord Edgware ile konuşması için yardım istemişti. Oysa Lord boşanmayı
Kaynak: Lord Edgware'yi Kim Öldürdü
Kaynak: Lord Edgware'yi Kim Öldürdü
Patronuyla (Samuel L. Jackson), komşusu ve kocasıyla (Carla Gallo ve Marc Blucas) ilgili sorunları halletmek ve onları kontrol etmek için
Kaynak: Anneler ve Kızları
Kaynak: Anneler ve Kızları
Zeki, işleri kendi halletmek yerine hedefleri doğrultusunda insanları, hayvanları kullanabildiği her şeyi kullanmaktadır. Sayesinde
Kaynak: Güneşin Prensi Horus
Kaynak: Güneşin Prensi Horus
tipik Türk kadınları gibi her işi çabucak halletmek, istediklerini hemen önünde bulmak ister. Hasan (Şükrü Türen ): Yıllar önce Seyfettin
Kaynak: Annem Uyurken
Kaynak: Annem Uyurken
"Eğer bir işi halletmek için birden fazla olasılık varsa ve bu olasılıklardan biri istenmeyen sonuçlar veya felaket doğuracaksa;
Kaynak: Murphy Kanunları
Kaynak: Murphy Kanunları
Gazi Mustafa Kemal Paşa, İran ile bir sınır anlaşmazlığını halletmek üzere beni görevlendirdi ve Tebriz'e gittim. Tebriz'de bulunduğum
Kaynak: Fahrettin Altay
Kaynak: Fahrettin Altay
Yeni sadrazam Doğu sorunların halletmek için bir orduyu Nisan'dan itibaren hazırlamaya başlayarak bu ordu ile 17 Haziran'da Üsküdar'dan
Kaynak: Gürcü Hadım Mehmed Paşa
Kaynak: Gürcü Hadım Mehmed Paşa
Bu da sıkıştırma verimini düşürür. Adaptive Huffman gibi teknikler bu sorunu halletmek için geliştirilmişlerdir. Dış bağlantılar
Kaynak: Huffman kodu
Kaynak: Huffman kodu
Her tarafımda şoförler,hizmetçiler ve benim yerime her işimi halletmek için bekleyen insanlar yok. Normal bir insan gibi yaşıyorum..
Kaynak: Liv Tyler
Kaynak: Liv Tyler
Düşman saflarına karşı yapılan birkaç salvo ok atışından sonra geri kalan düşman kuvvetini halletmek için İngiliz piyadesi ve süvarisi
Kaynak: Orta Çağda savaş
Kaynak: Orta Çağda savaş
Xavier ve Lilandra'nın dostane bir şekilde sorunu halletmek istemelerine karşın zıt taraflarda yer almak zorunda kalırlar. Phoenix savaşta
Kaynak: Dark Phoenix
Kaynak: Dark Phoenix
Andronikas, Alasehir meselesini halletmek ve Midilli adasini isgal eden Foça valisi Dominique'i tedib etmek amaciyla istanbul'dan yola
Kaynak: Umurbey, Hayrabolu
Kaynak: Umurbey, Hayrabolu
Yakın Kelimeler
(Tahmin etmek için bir harf girin)
