Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

hararetle ne demek?

- 1 sözlük, 1 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

hararetle anlamı
zf. (harare'tle) Hararetli bir biçimde: "Herkes etrafımı sarmış, beni hararetle tebrik ediyorlardı." -N. F. Kısakürek.

"hararetle" için örnek kullanımlar

2006'daki bu sauna sohbetinin ardından hararetle bir çalışma başladı.

Strongly in 2006, then began the study of this sauna conversation.

Kaynak: hurriyet.com.tr

Okumanızı hararetle tavsiye ederim.

I strongly recommend you to read.

Kaynak: ekonomi.milliyet.com.tr

Nemli veya yarı ıslak tabirli ham çimento döner fırınlarda yüksek enerji kullanımı ile edilen muazzam hararetle kurutulup toz haline
Kaynak: Portland çimentosu

uyumaktan vazgeçmiştir. Kynik Demetrius 'u ve Papirius Fabianus 'u da hararetle dinleyen Seneca'nın felsefeye olan aşırı düşkünlüğü babasını
Kaynak: Genç Seneca

ve mutlu bir hayatı gerçekleştirmesinde Allah 'ın insana verdiği akıl gücü ve adalet duygusunun yeterli olduğu tezini hararetle savunmuştur.
Kaynak: El-Razi

Grek kültürünün altında ezilmesinden korktuğu Roma dinini ve kültürünü hararetle savundu. Çeşitli konularda eserler yazdı.
Kaynak: Marcus Porcius Cato

1954'ten başlayarak Cezayir Fransızdır siyasetini hararetle savunan Bidault, 1958 mayısında, General Charles de Gaulle 'ün işbaşına
Kaynak: Georges Bidault

Sevgili Zweig, uzun zamandır gerek konu, gerekse konunu ele alınışı itibariyle Castellio kadar hararetle ve heyecanla okuduğum kitap
Kaynak: Calvin'e Karşı Castellio ya da Köleliğe Karşı Özgür Düşünce

Izdırabı boyunca sürekli Derin bir acı içinde olan İsa daha hararetle dua etti. Teri, toprağa düşen kan damlalarına benziyordu.(s:Yeni
Kaynak: Bahçede Izdırap

İşçi Partisi hükümetinde dışişleri bakanlığı yapan Henderson Milletler Cemiyeti 'ni hararetle destekledi. Mayıs 1931'de Dünya
Kaynak: Arthur Henderson

belgesel bir film tarzında yapılmış çok yakın çekimler üniversite öğrencilerini gündemlerindeki politik konuları hararetle tartışırlarken gösterir.
Kaynak: Zabriskie Noktası

kürkleri ve mücevherleri arasında hararetle birşeyler aramaktadır. Sonunda aradığını bulur, bu kocası Général André de...' nün (Charles
Kaynak: Madame de...

Kulakları da ileri derece işitme yeteneğini kaybetmiş ancak yapmakta olduğu 9. Senfoni üzerinde hararetle çalışmaktadır. Bu arada
Kaynak: Beethoven'ı Anlamak

Önceleri ABD'nin Vietnam 'da savaşı sürdürmesini hararetle savunmasına karşın 1967 ortalarında sağlık nedenleriyle Pentagon 'dan
Kaynak: Cyrus Vance

Huerta hapisanedeyken bir Zapatista'nın anlattığı Zapata'nın büyük devrim planına hararetle karşı çıktı. Huerta'nın bu yaklaşımı daha
Kaynak: Emiliano Zapata

Sınıfta öğrencilere Fransa'daki siyasal liberalizmi hararetle övüyor, kendisiyle aynı fikirde olmayan kişilere şiddetle saldırıyor,
Kaynak: Ali Kemal

Her iki kongreye katılan milliyetçi delegelerin büyük bir bölümü manda görüşünü hararetle savundular. Mandaya karşı çıkan Mustafa Kemal
Kaynak: Manda (diplomasi)

Drizzt'in en ayırt edici özelliği menekşe rengi olan ve öfkeli veya kararlı olduğu zamanlar hararetle parlayan gözleridir. Söylentilere
Kaynak: Drizzt Do'Urden

Martin Luther, eğitimin yaralarını hararetle savunurken "iyi okullar hayattaki tüm doğru davranışların çiçek açtığı bir ağaçtır ve
Kaynak: Reform (tarih)

hafta, yıllardır aynı hararetle konuşulan bir maça sahne oldu ve Fenerbahçe ligde dört maçtır yenemediği Beşiktaş karşısında Aykut
Kaynak: Fenerbahçe Profesyonel Futbol Takımı 1991-92 sezonu

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)