hazine ne demek?
- 7 sözlük, 7 sonuç.BSTS / İktisat Terimleri Sözlüğü
hazine anlamı İng. treasury
1. Devlet gelirlerinin toplandığı ve giderlerinin yapıldığı kurum. 2. Altın, gümüş, mücevher vb. değerli eşya yığını. 3. Gömülü veya saklıyken bulunan değerli şeylerin bütünü.
1. Devlet gelirlerinin toplandığı ve giderlerinin yapıldığı kurum. 2. Altın, gümüş, mücevher vb. değerli eşya yığını. 3. Gömülü veya saklıyken bulunan değerli şeylerin bütünü.
BSTS / Tecim, Maliye, Sayışmanlık ve Güvence Terimleri Sözlüğü
hazine anlamı İng. treasure Fr. trésor
merkez bankası, Hazine Genel Müdürlüğü gibi devletin para işleri ile uğraşan organları.
merkez bankası, Hazine Genel Müdürlüğü gibi devletin para işleri ile uğraşan organları.
Güncel Türkçe Sözlük
hazine anlamı
is. (hazi:ne) 1. Altın, gümüş, mücevher vb. değerli eşya yığını, büyük servet: "Dünyanın hazinelerine başını çevirip bakmazdı." -R. H. Karay. 2. Değerli şeylerin saklandığı yer. 3. Gömülü veya saklıyken bulunan değerli şeylerin bütünü. 4. Kaynak: "Ağaç, rutubetin hazinesidir." -F. R. Atay. 5. ekon. Devlet malı veya parası. 6. ekon. Devlet malının veya parasının saklandığı yer. 7. ekon. Devletin altın, döviz, bono ve nakit işlemlerini maliye ile birlikte düzenleme görevini üstlenen makam. 8. mec. Büyük bağlılık duyulan, değer verilen şey veya kimse.
is. (hazi:ne) 1. Altın, gümüş, mücevher vb. değerli eşya yığını, büyük servet: "Dünyanın hazinelerine başını çevirip bakmazdı." -R. H. Karay. 2. Değerli şeylerin saklandığı yer. 3. Gömülü veya saklıyken bulunan değerli şeylerin bütünü. 4. Kaynak: "Ağaç, rutubetin hazinesidir." -F. R. Atay. 5. ekon. Devlet malı veya parası. 6. ekon. Devlet malının veya parasının saklandığı yer. 7. ekon. Devletin altın, döviz, bono ve nakit işlemlerini maliye ile birlikte düzenleme görevini üstlenen makam. 8. mec. Büyük bağlılık duyulan, değer verilen şey veya kimse.
Kişi Adları Sözlüğü
Hazine anlamı Köken: Ar.
Söyleyiş: (hazi:ne) Cinsiyet: Kız
1. Altın, gümüş, mücevher gibi değerli eşya, servet. 2. Büyük bağlılık duyulan, değer verilen kimse.
Söyleyiş: (hazi:ne) Cinsiyet: Kız
1. Altın, gümüş, mücevher gibi değerli eşya, servet. 2. Büyük bağlılık duyulan, değer verilen kimse.
Türkçe - İngilizce
hazine anlamı
isim
1) treasure
2) treasury
3) thesaurus
4) trove
5) exchequer
6) treasure house
7) coffers
8) riches
9) coffer
10) revenue
11) stores
12) repertory
13) store
14) storehouse
isim
1) treasure
2) treasury
3) thesaurus
4) trove
5) exchequer
6) treasure house
7) coffers
8) riches
9) coffer
10) revenue
11) stores
12) repertory
13) store
14) storehouse
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
hazine anlamı
(< Ar. hazîne) hazine
(< Ar. hazîne) hazine
Yerleşim Birimleri Sözlüğü
Hazine anlamı
Van ili, Özalp ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Van ili, Özalp ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
hazine eş anlamlısı
kaynak
is. 1. Bir suyun çıktığı yer, kaynarca, pınar, memba, göz: "Sonra yavaşça kaynağa doğru eğildi." -Y. K. Karaosmanoğlu. 2. Bir şeyin çıktığı yer, menşe: İnanılır kaynaklardan alınan haberlere göre... 3. Gelir, kazanç, sağlık vb.ni sağlayıcı öge: "Yabancı bir idare, iktisat, ticaret, memleketin bütün kazanç kaynaklarına musallat olur." -F. R. Atay. 4. Araştırma ve incelemede yararlanılan belge, referans: Tapu kayıtları onun XVI. yüzyılda yaşadığını gösteren başlıca kaynaklardandır. 5. Herhangi bir bilim dalında yazılmış olan yazı veya eserlerin bütünü, literatür. 6. İki metal veya yapay parçayı ısıl yolla birleştirme yöntemi, kaynaştırıp yapıştırma işi. 7. mec. Sırayı beklemeden başkalarının hakkını alarak mevcut sıranın ön taraflarına girme işi. 8. fiz. Herhangi bir enerjinin oluşup çevreye yayıldığı yer: Işık kaynağı. Isı kaynağı.
is. 1. Bir suyun çıktığı yer, kaynarca, pınar, memba, göz: "Sonra yavaşça kaynağa doğru eğildi." -Y. K. Karaosmanoğlu. 2. Bir şeyin çıktığı yer, menşe: İnanılır kaynaklardan alınan haberlere göre... 3. Gelir, kazanç, sağlık vb.ni sağlayıcı öge: "Yabancı bir idare, iktisat, ticaret, memleketin bütün kazanç kaynaklarına musallat olur." -F. R. Atay. 4. Araştırma ve incelemede yararlanılan belge, referans: Tapu kayıtları onun XVI. yüzyılda yaşadığını gösteren başlıca kaynaklardandır. 5. Herhangi bir bilim dalında yazılmış olan yazı veya eserlerin bütünü, literatür. 6. İki metal veya yapay parçayı ısıl yolla birleştirme yöntemi, kaynaştırıp yapıştırma işi. 7. mec. Sırayı beklemeden başkalarının hakkını alarak mevcut sıranın ön taraflarına girme işi. 8. fiz. Herhangi bir enerjinin oluşup çevreye yayıldığı yer: Işık kaynağı. Isı kaynağı.
"hazine" için örnek kullanımlar
Bu varlıklar için Hazine tarafından herhangi bir bedel veya tazminat ödenmeyecek.
These assets any consideration or compensation to be paid by the Treasury.
Kaynak: hurriyet.com.tr18 yaşın üzerindeki kadınların işveren primleri Hazine tarafından karşılanıyor.
Premiums paid by the employer of women over the age of 18 the Treasury.
Kaynak: hakimiyet.comÇok sevdiği bu yeri 11.06.1937 tarihinde Hazine'ye, dolayısıyla milletine hediye etti.
This place is much loved by the Treasury on 06.11.1937 to, so the nation as a gift.
Kaynak: haber.gazetevatan.comÖdemeler, Hazine tarafından gerçekleştirilecek.
Payments are carried out by the Treasury.
Kaynak: ensonhaber.comHazine bonosu hazine müşteşarlığı tarafından çıkarılır. devlet hazinesi tarafından çıkarılan vadesi en fazla 1 yıl olan ve iskontoyla
Kaynak: Hazine bonosu
Kaynak: Hazine bonosu
Gates ailesi altı nesildir hazine peşinde koşmaktadır ve ABD'de tarihle ilgilenenler tarfından "deli" olarak görülmektedirler.
Kaynak: Büyük Hazine (film)
Kaynak: Büyük Hazine (film)
Orman vasfını kaybetmiş hazine arazileri ya da 2B, Türkiye Cumhuriyeti sınırları dahilinde, orman vasfını yitirmiş, kadastro marifetiyle
Kaynak: Orman vasfını kaybetmiş hazine arazileri
Kaynak: Orman vasfını kaybetmiş hazine arazileri
Tropikal adalar, x işaretli hazine haritaları ile tek gözü kör ve bantlı, bir eli kancalı, omuzunda papağanı ile belleğimizde
Kaynak: Define Adası
Kaynak: Define Adası
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
