Ülkeyi
ilerletme, müreffeh kılma adına afet riskli alanları dönüşümüdür.
To boost the country prosperous in the name of making the transformation of disaster-risk areas.
Kaynak: sabah.com.trBunu
ilerletme şansımız da olacak.
It will also be a chance to advance.
Kaynak: yenimesaj.com.trBunun yanında Taksim - Levent Metrosunun da Aksaray'da ki aktarma noktasına
ilerletme çalışmaları sürmektedir. Fındıkzade bölgesi
Kaynak: Aksaray, FatihKeşif Seferini yönlendirme görevinden önce Scott, kariyer
ilerletme fırsatlarının hem kıt hem de hevesle hırslı subaylar tarafından
Kaynak: Robert Falcon ScottTürk spiritüalistlere göre Türk Metapsişiğini Bedri Ruhselman 'ın açtığı yoldan emin adımlarla
ilerletme görevini başarıyla yerine
Kaynak: Ergün ArıkdalZaza Dil Enstitüsü'nün amaçları arasında ortak sözlük projesini
ilerletme; diyalektler üstü bir standart dil oluşturma (özellikle
Kaynak: Zaza Dil EnstitüsüBasın Bölümü'nde danışmanlık yaptı. 1964 yılında emekli edildi. 1970 'de Makedonya Eğitim ve Okulları
ilerletme Kurumu üyeliğine getirildi.
Kaynak: Mustafa Karahasanmaddedeki etnik azınlıkların kültürlerini
ilerletme ve geliştirme özgürlüklerinin kabulünü de içerir. Metni Giriş bölümü: Polonya Anayasası
Kaynak: Polonya AnayasasıYapılan araştırmalar doğrultusunda mimarlığımızı bugünkü ihtiyaçlara göre
ilerletme yolları anlatılmıştır. • Kapatılması : 1946 yılında
Kaynak: Halkevi yapıları ve İzmit HalkeviAyrıca bir programı izlerken durdurma, geri alma ve
ilerletme gibi özellikleri de bulunmaktadır. Hatta kaydedilmek istenilen bir program
Kaynak: Digiturk EuroBulgur bütün bunların dışında yapısında içerdiği folik asit sayesinde hamile annelerin bebeklerinin zeka seviyesini
ilerletme de oldukça
Kaynak: BulgurLes Plaisirs et les Jours aldığı kötü eleştireler ve kurguyu
ilerletme konusunda Proust'un karşılaştığı sorunlar, yazarın sonunda Jean
Kaynak: Marcel ProustAyrıca bir programı izlerken durdurma, geri alma ve
ilerletme gibi özellikleri de bulunmaktadır. Hatta kaydedilmek istenilen bir program
Kaynak: Digiturk