kırıp geçirmek anlamı1) yakıp yıkarak, öldürerek, baskı veya etki yaparak büyük zarar vermek:
"Pakize'nin kırıp geçirdiği bir şeyi görmekten hasıl olacak tesiri temaşaya gelen çocuklara..." -H. Z. Uşaklıgil. 2) çok sert davranarak darıltmak:
"Adamın her akşam Yarım kiloyu devirdikten sonra ortalığı kırıp geçirmesinden perişan oluyorlar." -Ç. Altan. 3) tuhaf söz ve davranışlarla herkesi çok güldürmek:
"Hoşsohbet, şakacı bir insan olduğu için Kâzım Bey'le kaynatasını kahkahadan kırıp geçirir." -S. Birsel. 4) hayran etmek:
"Bir İspanyol şarkıcı var. Beyoğlu'nu kırıp geçiriyor." -H. E. Adıvar.