Tamam da 'bu tam pompalamıyor diye kalbimize
kızmak gibi.'
Okay, 'it would not pump full as our hearts to be angry.'
Kaynak: bloomberght.comTamam da, bu tam pompalamıyor diye kalbimize
kızmak gibi.
Yeah, but he gives no this is exactly like our hearts to be angry.
Kaynak: aksam.com.trOyuncuya
kızmak ayrı, Pinto'nun hakkını vermek ayrı.
A separate player to be angry, to the right of Pinto separate.
Kaynak: yenibursa.comOyuncuya
kızmak ayrı Pinto'nun hakkını vermek ayrı.
The player to the right to be angry Pinto separate separate.
Kaynak: spor.gazetevatan.comilacın adından geldiği de söylenir Kızıl sözcüğü ise Eski Türkçe de
kızmak (çok fazla ısınarak kızıl renge bürünmek) eyleminden türemiştir.
Kaynak: KırmızıBu sırada, başı çok kızan asker (Başı
kızmak yörede, 'sinirlenmek' anlamında kullanılır), kafasını elinden bırakarak yere yığılmış ve
Kaynak: Yiğitler, ÜnyeHotul hotul ötmek İçinden
kızmak, dışa varamamak 81. Hoydana İri ve biçimsiz 82. Höbek Biriktirilmiş saman yığını 83. Hürük Bir yere
Kaynak: Ramazanlı, Sarıkaya