Bu nedenle biz ve arkadaşlarımız prim hakkında
konuşmak istemiyoruz.
For this reason, we and our friends do not want to talk about the premium.
Kaynak: sporx.comŞu anda hakkında
konuşmak istemediğim bir krizle karşı karşıyayız.
I do not want to talk about the crisis currently faced with.
Kaynak: spor.haberler.comKendisi için nizami gol değildir, yardımcı hakemle
konuşmak istiyoruz.
Regulatory goals for himself does not want to talk to the referee help.
Kaynak: sporx.comBiz de hakemlerden muzdaribiz ama
konuşmak da bir şey getirmiyor.
We also talk about the arbitrators have suffered, but also does nothing.
Kaynak: sabah.com.trArap Hıristiyanlar Arapça
konuşmak ve Hıristiyanlık dinini yaşayan kişiler. Çoğu Hıristiyan Araplar İslam'ın en büyük din olan Orta Doğu,
Kaynak: Arap HıristiyanlarGıybet ; "Bir kimsenin ayıbını arkasında söylemek veya aleyhine
konuşmak" demektir. Türkçede bu kavramın karşılığı olarak "dedikodu " ve "
Kaynak: GıybetFabulinus (fabulari yani "
konuşmak"tan), Roma mitolojisi nde çocuklara konuşmayı öğreten tanrıydı. Çocuk ilk sözcüklerini söylediğinde ona
Kaynak: Fabulinusarkasından seslenmek ona dokunarak durdurmak Elinde sigarayla kadınla
konuşmak, yanında durmak Erkek kardeşin ablasından önce evlenmesi
Kaynak: XabzeBir başka ifade ile büsbütün yalnız durmak, biri ile tenhaca
konuşmak üzere yalnız kalıp kimseyi içeri almamaktır. Halvete girmek, ibadet
Kaynak: HalvetO değilden : Farkına varmadan, çaktırmadan Önlü arkalı
konuşmak : İki yanlı
konuşmak Sapır buçuk : Saçma sapan
konuşmak. Sidik yarışı etmek
Kaynak: Aşağıçaybelen, BayatSeninle
konuşmak bir nasip işte Kaderin bir türküsü Başakların ezgisi, yaprakların hışırtısı Haşhaş çiçekleriyle
konuşmak gibi.
Kaynak: İsmail KarakurtRhētōr (ῥήτωρ) ‘hatip, söylevci', erô (ἐρῶ) ‘
konuşmak' demektir. En basit anlamda rhetorikos insana hitap etmedir. Retorik kelime anlamı
Kaynak: RetorikAlem FM'de doğru Türkçe ile
konuşmak esastır ve radyomuzun müzik politikası Türkçe pop müzik olarak belirlenmiştir. Pop müzikte yalnızca
Kaynak: Alem FMForum Romanum - Eski Romalılar zamanında, Roma'da kamu işlerini
konuşmak için halkın toplandığı alan. Forum (yasal) - ABD'de genel söylemler
Kaynak: ForumYemek yemek, su içmek,
konuşmak ve hatta şarkı söylemek de boğaz sayesinde gerçekleşir. Kulak, burun ve boğaz faaliyetleri birbiriyle
Kaynak: OtorinolarengolojiPushToTalk teknolojisinde, cep telefonu kullanıcısı başka bir kişiyle
konuşmak için bir tuşa basar, konuşur ve tuşu bırakır.
Kaynak: Bas Konuşönemini irdeleyen veya orjinalliğini vurgulayan veya kaydadeğer bir alanda veya amaçta uygulanması hakkında yazı yazmak veya
konuşmak eylemidir.
Kaynak: Mimari eleştiri(Çevirmen: Christopher Hampton Oyun, parkta birinin çocuğu diğerine zarar veren iki ailenin bu olayı uygar şekilde
konuşmak için bir
Kaynak: Vahşet TanrısıAssembler, çalışma mantığı olarak işlemci ile yüz yüze
konuşmak gibidir. Her yapılması istenen olay işlemciye teker teker anlatılır.
Kaynak: AssemblerÖnceden hazırlanmaksızın bir toplantıda kalkıp
konuşmak Seyirci önünde hareket, gösteri ya da konuşma yapmak Dikkatleri üzerinde
Kaynak: Sosyal anksiyete bozukluğuBu konuyla ilgili
konuşmak istemiyorum. Ama bu, unutmak istediğim bir konu da değil. Hukuki ve insan hakları anlamında eğer bu davayla
Kaynak: Münire ApaydınGereksiz
konuşmak ve gülmek bir insanın ibadete yoğunlaşmasını engelleyeceğinden sessiz kalmayı tercih ederler. Konuşmayı en aza indirmek
Kaynak: TrappistlerEvlerde bile Türkçe
konuşmak yasaklanmıştır. Bölgede bulunan Türklere yapılan işkenceler sonucunda Türkiye Sınırlarını açarak Türkleri
Kaynak: Bulgarlaştırma"Ekolali" sözcüğü Yunanca "yankı " ya da "tekrarlamak anlamına gelen "ἠχώ" ve "
konuşmak" anlamına gelen λαλείν fiilinden türemiş olan "
Kaynak: Ekolali