BSTS / Yerbilim Terimleri Sözlüğü
kristal anlamı İng. crystal
Alm. Kristall
Fr. cristal
Yapı elemanları (atomlar, iyonlar, moleküller), belli bir kurala bağlı olarak, çevrimsel sıralanmış olan katı madde. (Bu çevrimsellik sonucu, yüzeyler büyük kristallerde gözle görünür durumdadır. Ancak doğal kristallerin çoğu, ideal koşullardaki or
Tamlarda büyüyemediklerinden mikroskopik büyüklükte kalırlar ve üstelik birbirlerine engel olarak sonuç yüzeyleri tam oluşamazlar.)
Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü
kristal anlamı Fr.cristal
1.Billur: § "Besim, büyük bir tehlike geçiren mavi kristale içinde bir "geçmiş olsun" dedikten sonra mırıldandı." -Peyami Safa, Yalnızız, 45. § "Kristal kadehlerden renkli içkiler boşalıyordu." -Yavuz Bülent Bakiler, Üsküp'ten Kosova'ya, 44. § "İşporta malı cam boncuklarla kristalleri nasıl tartabilirim." -Necip Fazıl Kısakürek, Cinnet Mustatili, 254. § "… Venedik kristalleri;at başlarına mahsus tombak zerreleri…" -Elif Şafak, Pinhan, 145. § "Ortaçağ'ı büyüleyen o harikulade içkiyi Thomas ile Béroul Fransızca'nın şeffaf kristaline boşaltmıştır." -Cemil Meriç, Kırk Ambar, 161. § "…kristal bir çanın içindeymişim gibi çınlayan, pırıl pırıl buzlu aydınlıkları hatırlıyorum?" -Attila İlhan, Aydınlar Savaşı, 35. 2. Billurdan yapılmış:§ "O yekpare camlar adî camlardan değildir, kristaldir." -Ahmet Midhat Efendi, Taaffüf, 7. § " Kristal komposto takımım…Anamdan kaldı o bana." -Adalet Ağaoğlu, Toplu Oyunlar-Kozalar, 321. § "… kristal iğnelerle kapısını çalanlara yüz vermemişti." -Elif Şafak, Şehrin Aynaları, 198. § "… benim ot yastığım, kilim yatağım, kristal kandil fenerim, kahve takımım ve teneke mangalımdan meydana gelen fevkalade muhteşem lüksümü taktir edersiniz." -Buket Uzuner, Uzun Beyaz Bulut (Gelibolu), 117. § "Gümüş veya kristal eşya satan Decugis'in camekanı pırıl pırıldı." -Orhan Pamuk, Cevdet Bey ve Oğulları, 23. § "…elinde kristal içki bardağı…"-Attila İlhan, Batının Deli Gömleği, 190.