bulunmadığı dönemlerde tabak, çanak gibi mutfak gereçlerini ırmak ve dere kıyılarında mil ile (balçıklı kum) veya
külle ovalayarak temizlemekteydiler.
Kaynak: Karşıt Hanİçi
külle dolu çukurlarda ateş ve tütsü yakıldığı düşünülmektedir. Değerlendirme : Gre Virike Höyüğü'nün esasen bir yerleşimle bağlantısız bir
Kaynak: Gre Virike Höyüğühala donbaharda üzüm pemezleri
külle kestirilerek yapılmaya devam eder. sofraların vazgeçilmezi"hala lahana yemekleridir sarması haşlaması
Kaynak: Kireçhane, Rize1902 | Pelée | Martinik | Saint-Pierre kentini boğucu gaz ve kızgın
külle örtmüş ve kentte yaşayan 29.937 kişiden dört kişi hayatta
Kaynak: YanardağbilimiDaha önce 1992'de kentin 125 km batısında olan "Spur Volkan Dağı" püskürmüş ve kentin sokakları 3 cm kalınlıkta volkanık
külleKaynak: Anchorage, AlaskaBunların yukarısında, mantıklı olarak tahmin edildiği taktirde, topraktan fışkıran sıcak
külle oluşmuş tepeler uzanır. Bu tür toprak
Kaynak: StrabonEşeklerle tarla sürüldükten sonra tarla ekim işleminde
külle karışık samanı oyunu seyreden halkın üzerine ekerler. BİZİM OĞLAN adlı oyunda
Kaynak: Işıklar, SındırgıTarihi :
külle - kule. so - su. göm - göm. halsa -hal. heyda - hayda. köya - köy. HİTİTLER DÖNEMİ TANRILARI tanrıların sayısı 1000 kadar Hititler bin
Kaynak: Küpeli, ÖzvatanYaylada bitki yetişebilecek küçük bir alan ya vardır ya yoktur, zira her yer
külle kaplıdır. Yaylada herhangi bir insan yerleşiminin
Kaynak: Orta Dünya'da ikincil yerlerSacı Küllemek: Ekmek edilecek günden önce
külle sıvamak. : Sacayağı : Ateş üzerine oturtulan, üç ayaklı çember ya da üçgen biçiminde demir
Kaynak: Köseler, Gümüşhacıköy