lütuf ne demek?
- 3 sözlük, 3 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
lütuf, -tfu anlamı
is. Önem verilen, sayılan birinden gelen iyilik, yardım, ihsan, inayet, atıfet: "Allah'ın lütuflarına karşı minnet ve şükran duygularıyla dolmuştu." -C. Uçuk.
is. Önem verilen, sayılan birinden gelen iyilik, yardım, ihsan, inayet, atıfet: "Allah'ın lütuflarına karşı minnet ve şükran duygularıyla dolmuştu." -C. Uçuk.
Kişi Adları Sözlüğü
Lütuf anlamı Köken: Ar.
Cinsiyet: Kız
1. İyilik, güzellik, hoşluk. 2. Bağış, ihsan.
Cinsiyet: Kız
1. İyilik, güzellik, hoşluk. 2. Bağış, ihsan.
Türkçe - İngilizce
lütuf anlamı
isim
1) grace
2) blessing
3) favor
4) boon
5) kindness
6) condescension
7) kindliness
8) complaisance
9) favour
isim
1) grace
2) blessing
3) favor
4) boon
5) kindness
6) condescension
7) kindliness
8) complaisance
9) favour
lütuf eş anlamlısı
atıfet
is. (a:tıfet) esk. 1. İyilik, bağış, kayra, lütuf, ihsan, inayet. 2. Karşılık beklemeden gösterilen sevgi.
is. (a:tıfet) esk. 1. İyilik, bağış, kayra, lütuf, ihsan, inayet. 2. Karşılık beklemeden gösterilen sevgi.
ihsan
is. (ihsa:nı) 1. İyilik etme, iyi davranma. 2. Bağışlama, bağışta bulunma. 3. Bağışlanan şey, kayra, lütuf, inayet, atıfet: "Bu paşanın parmaklarını yakan ilk ihsan kesesi oldu." -H. E. Adıvar. 4. Karşılık beklemeden yapılan yardım, iyilik.
is. (ihsa:nı) 1. İyilik etme, iyi davranma. 2. Bağışlama, bağışta bulunma. 3. Bağışlanan şey, kayra, lütuf, inayet, atıfet: "Bu paşanın parmaklarını yakan ilk ihsan kesesi oldu." -H. E. Adıvar. 4. Karşılık beklemeden yapılan yardım, iyilik.
inayet
is. (ina:yet) esk. İyilik, kayra, atıfet, ihsan, lütuf.
is. (ina:yet) esk. İyilik, kayra, atıfet, ihsan, lütuf.
yardım
is. 1. Kendi gücünü ve imkânlarını başka birinin iyiliği için kullanma, muavenet: "Oğlunun yardım dileyen bakışlarını görmezden gelerek kahvaltı masasına oturdu." -E. Şafak. 2. Bir ülkeye bağış veya ödünç olarak verilen para ve ihtiyaç maddeleri. 3. Etki: "Otların üstünde, ağaçların yapraklarında kalan yağmur damlaları rüzgârın da yardımıyla öğleye kadar kurudu." -N. Cumalı. 4. Bağış, iane.
is. 1. Kendi gücünü ve imkânlarını başka birinin iyiliği için kullanma, muavenet: "Oğlunun yardım dileyen bakışlarını görmezden gelerek kahvaltı masasına oturdu." -E. Şafak. 2. Bir ülkeye bağış veya ödünç olarak verilen para ve ihtiyaç maddeleri. 3. Etki: "Otların üstünde, ağaçların yapraklarında kalan yağmur damlaları rüzgârın da yardımıyla öğleye kadar kurudu." -N. Cumalı. 4. Bağış, iane.
"lütuf" için örnek kullanımlar
Nihan'ın verdiği eldivenleri bir lütuf gibi gören köylü kadının minnettarlığı bunun örneği.
Peasant woman who as a blessing in the gloves Nihan'ın example of this is gratitude.
Kaynak: tvrehberi.milliyet.com.trBiz kimseden lütuf beklemiyoruz.
We do not expect anyone grace.
Kaynak: blog.milliyet.com.trBöyle bir finalde bu şekilde bir lütuf ile karşılaştık." "Olcay'ın attığı gol öncesi top Niang'a geldiğinde 'Allah'ım bir kere de bize olsun.
We encountered a blessing in such a way in the final. "" Niang'a when the ball before a goal scored by Olcay 'God, get us one time.
Kaynak: haber27.comPula "lütuf" anlamına da gelir çünkü yağmur bir lütuf olarak sayılır. Botsvana Bankası tarafından dağıtılır. Bir pula 100 thebe ye bölünür
Kaynak: Botsvana pulası
Kaynak: Botsvana pulası
bu pakt, kişi ile Şeytan veya diğer bir demon (veya demonlar) arasındadır; kişi, Şeytani bir lütuf karşılığında kendi ruh unu teklif eder.
Kaynak: Şeytan'la anlaşma
Kaynak: Şeytan'la anlaşma
Ama Nuh Rab'in gözünde lütuf buldu. (Yaradılış 6: 5-8) Ancak Nuh inanmış biridir ve bu durum Tanrı'nın ona bir şans vermesine sebep olur.
Kaynak: Nuh'un gemisi
Kaynak: Nuh'un gemisi
Tanrısal lütuf, ikonda kutsanmış olarak yer alır. Görüntüye gösterilen saygı Tanrı'ya yöneliktir. İkonlar ilk kez Greko-Romen Antikçağı 'nda
Kaynak: İkon (din)
Kaynak: İkon (din)
Kazak dilinde Sayram; dua, nimet, lütuf, şükran veya bereket anlamındadır. Ayrıca Santai Haizi, Sairam Nur ismi ilede bilinir.
Kaynak: Sayram Gölü
Kaynak: Sayram Gölü
Şiirden romana kırkın üzerinde eser veren yazar, hem çocuk hem de vampir kitapları yazarı olarak tanınmanın bir lütuf olduğunu düşündüğünü
Kaynak: Angela Sommer-Bodenburg
Kaynak: Angela Sommer-Bodenburg
Karma, Tanrı 'nın ya da dünyada bir hâkimin hüküm vermediği, “ilahi bir lütuf” ya da “ceza” olmadan, kişinin kendini değerlendirdiği bir
Kaynak: Karma yasası
Kaynak: Karma yasası
(6:103) Gözler onu göremez, O ise bütün gözleri görür; O, lütuf sâhibidir, herşeyden haberlidir. (22:63) Görmedin mi Allah'ın gökten
Kaynak: Latîf (İslam)
Kaynak: Latîf (İslam)
İlk karısı Kunti, bekaret döneminde, bilge Durvasa'dan bir lütuf kazandı ve bu lütuf ona seçeceği herhangi bir tanrıdan çocuğu olabileceği
Kaynak: Arjuna
Kaynak: Arjuna
RAB İsrailliler'in Mısır'lıların gözünde lütuf bulmasını sağladı. Mısırlılar onlara istediklerini verdiler. Böylece İsrailliler onları
Kaynak: Samiri
Kaynak: Samiri
e) İnsana sunulmuş hürriyetler, ilahî birer lütuf olmaları hasebiyle yalnızca kanunla sınırlandırılabilir, çünkü berâet-i zimmet yani
Kaynak: Hürriyet (felsefe)
Kaynak: Hürriyet (felsefe)
Ya rabbi lütuf kıl bu garip Muhammed kulun ile kıl ahavan. Bin hakire, bin zaife kıl inayet kabr-i muhip ile nuran. Ruhuna Fatiha akuyanı
Kaynak: Karabaşlı, Devrek
Kaynak: Karabaşlı, Devrek
Başarıyla canlandırdığı bu rol Lugosi için hem bir lütuf, hem de bir lanet oldu. Sahnede oldukça farklı rollerle başarı kazanmış olan
Kaynak: Drakula (film, 1931)
Kaynak: Drakula (film, 1931)
Kitaptaki bir şiir kader ve lütuf kavramlarından başka üç tane olduğu belirtilen bir de acı-dert kavramından bahseder. Yani "Üç Ana Cadı"
Kaynak: Inferno (film)
Kaynak: Inferno (film)
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
