makul ne demek?
- 3 sözlük, 3 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
makul anlamı
sf. (ma:kul, l ince okunur) 1. Akla uygun, akıllıca: Makul bir düşünce. 2. Akıllıca iş gören, mantıklı: Makul bir adam. 3. Belirli: "Tutuklanan kişilerin makul süre içinde yargılanmayı ... isteme hakları vardır." -Anayasa. 4. mec. Aşırı olmayan, uygun, elverişli: Ev için makul bir fiyat istedi.
sf. (ma:kul, l ince okunur) 1. Akla uygun, akıllıca: Makul bir düşünce. 2. Akıllıca iş gören, mantıklı: Makul bir adam. 3. Belirli: "Tutuklanan kişilerin makul süre içinde yargılanmayı ... isteme hakları vardır." -Anayasa. 4. mec. Aşırı olmayan, uygun, elverişli: Ev için makul bir fiyat istedi.
Kişi Adları Sözlüğü
Makul anlamı Köken: Ar.
Söyleyiş: (ma:kul) Cinsiyet: Erkek
Akla uygun iş gören, anlayışlı, mantıklı.
Söyleyiş: (ma:kul) Cinsiyet: Erkek
Akla uygun iş gören, anlayışlı, mantıklı.
Türkçe - İngilizce
makul anlamı
sıfat
1) reasonable
2) fair
3) plausible
4) moderate
5) acceptable
6) sensible
7) logical
8) judicious
9) conceivable
10) sane
11) sober
12) probable
13) comprehensible
14) possible
15) just
16) level
17) sober-minded
sıfat
1) reasonable
2) fair
3) plausible
4) moderate
5) acceptable
6) sensible
7) logical
8) judicious
9) conceivable
10) sane
11) sober
12) probable
13) comprehensible
14) possible
15) just
16) level
17) sober-minded
makul eş anlamlısı
akıllıca
sf. 1. Akla yakın, doğru, makul: "Ne yaparsanız yapın, yeter ki akıllıca olsun, demiş, çıkmış işin içinden!" -B. R. Eyuboğlu. 2. zf. (akıllı'ca) Akla yakın, doğru bir biçimde, akıllıcasına, akilane: Akıllıca konuştu.
sf. 1. Akla yakın, doğru, makul: "Ne yaparsanız yapın, yeter ki akıllıca olsun, demiş, çıkmış işin içinden!" -B. R. Eyuboğlu. 2. zf. (akıllı'ca) Akla yakın, doğru bir biçimde, akıllıcasına, akilane: Akıllıca konuştu.
belirli
sf. Açık ve kesin olarak sınırlanmış veya kararlaştırılmış olan, muayyen: "Öteki arkadaşımız da belirli saatte nöbetinin başında olacaktı." -E. Bener.
sf. Açık ve kesin olarak sınırlanmış veya kararlaştırılmış olan, muayyen: "Öteki arkadaşımız da belirli saatte nöbetinin başında olacaktı." -E. Bener.
elverişli
sf. 1. Uygun, müsait: "Halim'e içinde bulunduğu zor ve ezici durumdan kurtulmak için bundan daha elverişli bir fırsat çıkmazdı." -A. İlhan. 2. İşe yarayan, ergonomik.
sf. 1. Uygun, müsait: "Halim'e içinde bulunduğu zor ve ezici durumdan kurtulmak için bundan daha elverişli bir fırsat çıkmazdı." -A. İlhan. 2. İşe yarayan, ergonomik.
mantıklı
sf. 1. Mantığa uygun, akla uygun, mantıksal, mantıki, lojik: Mantıklı söz. 2. Mantığa uygun davranan: Mantıklı adam.
sf. 1. Mantığa uygun, akla uygun, mantıksal, mantıki, lojik: Mantıklı söz. 2. Mantığa uygun davranan: Mantıklı adam.
uygun
sf. 1. Yakışır, yaraşır, mutabık, mütenasip: "Ne var ki bunları şimdiye kadar kimseye anlatmadığım için uygun ifadeyi bulmakta zorlanıyorum." -İ. O. Anar. 2. Elverişli, yarar, müsait, muvafık: "Yemeği götürmek için o an en uygun kişiydim." -A. Kutlu. 3. mec. Orantılı, oranlı.
sf. 1. Yakışır, yaraşır, mutabık, mütenasip: "Ne var ki bunları şimdiye kadar kimseye anlatmadığım için uygun ifadeyi bulmakta zorlanıyorum." -İ. O. Anar. 2. Elverişli, yarar, müsait, muvafık: "Yemeği götürmek için o an en uygun kişiydim." -A. Kutlu. 3. mec. Orantılı, oranlı.
"makul" için örnek kullanımlar
Bunu söyleyebilirim ama bu geçiş süreci de makul bir sürede olacak.
I would say this, but that the transition process will be within a reasonable time.
Kaynak: haberaj.comBiri ithalatın artış hızıdır. Makul düzeyde tutulması gerekiyor.
One is the growth rate of imports. Need to be kept at reasonable levels.
Kaynak: haber.gazetevatan.comNeden bir milyar insan sizce bu klibi izledi? Makul bir açıklamanız var mı?
Why do you think a billion people watched this clip? Reasonable Do you have an explanation?
Kaynak: hurriyet.com.trTuz tüketimini makul miktara çekmek başta tansiyonla mücadele için önemli.
To take a reasonable amount of salt consumption, particularly important for the fight against blood pressure.
Kaynak: haber.stargazete.comGoldilocks Ekonomisi piyasa yanlısı para politkasına izin veren makul ekonomik büyüme ve düşük enflasyonu amaçlayan bir ekonomi dir.
Kaynak: Goldilocks Ekonomisi
Kaynak: Goldilocks Ekonomisi
uniform bir şerit kesimi veya bir noktadan makul şekilde geçebilecek taşıt/insan/diğer yol kullanıcılarının maksimum miktarını göstermektedir.
Kaynak: Karayolu kapasitesi
Kaynak: Karayolu kapasitesi
Bir devleti oluşturacak insanların sayısı hakkında bir alt sınır olmamakla birlikte devletin niteliğine göre makul bir alt sınır kabul
Kaynak: Devlet
Kaynak: Devlet
duruşmada bir jüri üyesinin diğer on bir jüri üyesini şüphelinin suçsuz olduğu konusunda, makul şüphe temelinde, ikna etme çabaları hakkındadır.
Kaynak: 12 Öfkeli Adam
Kaynak: 12 Öfkeli Adam
Mavi Kadife, gösterime girdiğinde büyük beğeni topladı ve gişede makul bir hasılat elde etti ayrıca film yönetmen David Lynch' e En İyi
Kaynak: Mavi Kadife
Kaynak: Mavi Kadife
Tamamı ile İngiliz tophanelerinde üretilen, iki parçalı namlusu bulunan, yüksek hızlı ve makul bir zırha sahip bir tanktı. Savaşın
Kaynak: Cromwell tankı
Kaynak: Cromwell tankı
Farklı mimarisi sayesinde aynı saat frekanslarında rakibi Intel işlemcilerinden daha fazla işlem yapabilen Athlon işlemci ler, makul
Kaynak: Athlon
Kaynak: Athlon
ADR kısatmasıyla bilinen alternatif uyuşmazlık çözüm yolları, mahkeme yargılamasına bir alternatif değil, makul bir seçenek ve tamamlayıcıdır.
Kaynak: Alternatif uyuşmazlık çözümü
Kaynak: Alternatif uyuşmazlık çözümü
Ortak Tarım Politikası'nın amacı, çiftçilere makul bir yaşam standardı sağlamak, tüketicilere adil fiyattan kaliteli ürünler ulaştırmak ve
Kaynak: Avrupa Birliği'nin Ortak Tarım Politikası
Kaynak: Avrupa Birliği'nin Ortak Tarım Politikası
Pek çok kadının adı geçse de, en makul adaylardan biri Poe'nun eşi Virginia Eliza Clemm Poe 'dur. Özet: Şiirin anlatıcısı, yıllar önce
Kaynak: Annabel Lee
Kaynak: Annabel Lee
oynamak konusunda gönülsüz davranıp bu teklifi son anda reddetmiş ve senaryoyu Welles'ten satın alarak kendi filmini çekmeyi daha makul bulmuştur.
Kaynak: Mösyö Verdoux
Kaynak: Mösyö Verdoux
Ancak baraj oranı makul belirlenmediği takdirde ülke yönetiminin otokratik bir kimliğe bürünmesine neden olabilir. Örneğin yüksek seçim
Kaynak: Seçim barajı
Kaynak: Seçim barajı
Profösör Cyril Toumanoff (1976), sülalenin Komnenos kökünü makul kabul eder fakat Kuršankis (1977) ise bunu sadece bir efsane kabul eder
Kaynak: Aleksios Komnenos (I. Andronikos'un oğlu)
Kaynak: Aleksios Komnenos (I. Andronikos'un oğlu)
Hikayelerde hiperuzay yolculuğu tanımlanırken çoğunlukla, hiperuzay cihazı kullanır, görünüşte makul bir yanılsama oluşturmak için
Kaynak: Hiperuzay
Kaynak: Hiperuzay
Sezgisel algoritmalar en iyi sonucu bulacaklarını garanti etmezler fakat makul bir süre içerisinde bir çözüm elde edeceklerini garanti
Kaynak: Sezgisel algoritma
Kaynak: Sezgisel algoritma
Yüksek performans, modifiyeye olan yatkınlığı ve sunduğu performansa gore makul olan fiyatı ile başarılı satış grafiklerine ulaştı.
Kaynak: Peugeot 106
Kaynak: Peugeot 106
Goya, bu tablo için kendine Velázquez 'in Nedimeler'ini (Las Meninas ) model kabul etti ve kraliyet ailesini doğal ve makul bir düzene
Kaynak: IV. Carlos ve Ailesi
Kaynak: IV. Carlos ve Ailesi
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
