manasız ne demek?
- 2 sözlük, 2 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
manasız anlamı
sf. 1. Anlamsız: "Kim bilir nasıl manasız şeyler karalayıp oraya atmışım." -H. R. Gürpınar. 2. mec. Yersiz, boş, yararsız: "Arkasından koşanlar bu kokudan kaçtılar, onu ağır ve manasız buldular." -H. C. Yalçın.
sf. 1. Anlamsız: "Kim bilir nasıl manasız şeyler karalayıp oraya atmışım." -H. R. Gürpınar. 2. mec. Yersiz, boş, yararsız: "Arkasından koşanlar bu kokudan kaçtılar, onu ağır ve manasız buldular." -H. C. Yalçın.
Türkçe - İngilizce
manasız anlamı
sıfat
1) meaningless
2) pointless
sıfat
1) meaningless
2) pointless
manasız eş anlamlısı
anlamsız
sf. Anlamı olmayan, önemli bir şey anlatmayan, manasız.
sf. Anlamı olmayan, önemli bir şey anlatmayan, manasız.
boş
sf. 1. İçinde, üstünde hiç kimse veya hiçbir şey bulunmayan, dolu karşıtı: "Yaralı kaymakamla iki emir eri de boş kalan kompartımana rahatça yerleştiler." -A. Gündüz. 2. Görevlisi olmayan (iş, görev), münhal: Boş kadro. 3. Yapılacak işi olmayan, işsiz: Bugün sabah boşum, gelebilirsin. 4. mec. Verimsiz. 5. mec. Anlamsız: "Bütün bunlar güneşli ve rüzgârlı bir günün boş vaatleri miydi?" -N. Hikmet. 6. zf. mec. Habersiz, hazırlıksız bir biçimde: "Tatar dilencinin küfürlerine işte böyle boş yakalandım." -O. Pamuk. 7. mec. Bilgisiz: "Daha meselesiz, daha cahil, daha boş, daha yakışıklıydılar." -S. F. Abasıyanık. 8. mec. Bir işe yaramayan, yararsız: "Yaşlı başlı insanlarız dedi. Birbirimizi boş tesellilerle aldatacak değiliz." -R. N. Güntekin.
sf. 1. İçinde, üstünde hiç kimse veya hiçbir şey bulunmayan, dolu karşıtı: "Yaralı kaymakamla iki emir eri de boş kalan kompartımana rahatça yerleştiler." -A. Gündüz. 2. Görevlisi olmayan (iş, görev), münhal: Boş kadro. 3. Yapılacak işi olmayan, işsiz: Bugün sabah boşum, gelebilirsin. 4. mec. Verimsiz. 5. mec. Anlamsız: "Bütün bunlar güneşli ve rüzgârlı bir günün boş vaatleri miydi?" -N. Hikmet. 6. zf. mec. Habersiz, hazırlıksız bir biçimde: "Tatar dilencinin küfürlerine işte böyle boş yakalandım." -O. Pamuk. 7. mec. Bilgisiz: "Daha meselesiz, daha cahil, daha boş, daha yakışıklıydılar." -S. F. Abasıyanık. 8. mec. Bir işe yaramayan, yararsız: "Yaşlı başlı insanlarız dedi. Birbirimizi boş tesellilerle aldatacak değiliz." -R. N. Güntekin.
yararsız
sf. Yarar sağlamayan, yararı olmayan, işe yaramayan, faydasız, nafile.
sf. Yarar sağlamayan, yararı olmayan, işe yaramayan, faydasız, nafile.
yersiz
sf. 1. Barınacak yeri olmayan. 2. mec. Yerinde olmayan, uygunsuz, anlamsız, manasız: "Hepsini birden istemek / Yersiz / Zamanı var / Biz zengin değiliz." -B. Necatigil.
sf. 1. Barınacak yeri olmayan. 2. mec. Yerinde olmayan, uygunsuz, anlamsız, manasız: "Hepsini birden istemek / Yersiz / Zamanı var / Biz zengin değiliz." -B. Necatigil.
"manasız" için örnek kullanımlar
Şike kararları ortada, manasız ceza ertelemeleri ortada.
The decisions of match-fixing in the middle, the middle suspensions pointless punishment.
Kaynak: sabah.com.trKadro ile ilgili sorular manasız.
Questions about the staff are meaningless.
Kaynak: hakimiyet.comHaftalardır Oscar'la yatıp Oscar'la kalkıyor ve üzerimize vazifeymiş gibi Argo mu, Lincoln mü alır gibi manasız konularda görüş bildiriyorduk.
Vazifeymiş lay upon us as Argo Oscar Oscar for weeks been discontinued and Lincoln did on the issues to inform the absurd as it gets.
Kaynak: ntvmsnbc.comMateschitz, "Bizimle birlikte çalışmayacaksa, sadece sözleşmesi var diye, kendisini takımda tutmaya çalışmak manasız olur" ifadelerini kullandı.
Mateschitz, "not run with us, I just have a contract, so that would be pointless to try to keep him in the team," he said.
Kaynak: turkiyef1.comZira, Voleybol Federasyonu klasman ligindeki puanların play-off'a taşınması kararı almış, bu da play-off sistemini bir anlamda manasız
Kaynak: Fenerbahçe Erkek Voleybol Takımı 1990-91 sezonu
Kaynak: Fenerbahçe Erkek Voleybol Takımı 1990-91 sezonu
İkisi de manasız savaşı sürdürmek istemeseler de, kendilerinin de içinde bulunduğu, her iki klandan seçilmiş 10'ar kişi bu savaşı
Kaynak: Basilisk (manga)
Kaynak: Basilisk (manga)
Bebük ismi anlamsız, manasız bir isim olmayıp aslında Selçuklu Türkmen özelliği taşıyan bir isimdir. Bebük köyünü kuranların kökeni
Kaynak: Boğazkaya, Mecitözü
Kaynak: Boğazkaya, Mecitözü
Özetle söylenmesi gerekirse, dünya boş ve manasız, her şey, insan, hayat, toplum saçmadır. Evrensel bir saçmalıktır bu. Bunu düşünmek çok
Kaynak: Yabancı (roman)
Kaynak: Yabancı (roman)
Zira, Voleybol Federasyonu klasman ligindeki puanların play-off'a taşınması kararı almış, bu da play-off sistemini bir anlamda manasız
Kaynak: Fenerbahçe Profesyonel Futbol Takımı 1990-91 sezonu
Kaynak: Fenerbahçe Profesyonel Futbol Takımı 1990-91 sezonu
mezhebinin "iman edenin günahları zarar vermez" iddiası doğru olsaydı, Allah'ın vaîd'i yani tehdit etmesi - korkutması gereksiz ve manasız olurdu.
Kaynak: Mutezile
Kaynak: Mutezile
Maruz kaldıkları koşullar tanımlanmazsa karşılaştırma yapmak manasız olur. Avrupa kılıçları, Japon kılıçlarının dayanamayacağı bazı
Kaynak: Katana
Kaynak: Katana
Kuran-ı Kerim'de kalp ile ilgili bazı ayetler şunlardır: "Allah kalplerde gizlenen her şeyi bilir”(40/19),”Allah sizi manasız sözle değil,
Kaynak: Ruh
Kaynak: Ruh
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
