Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

mecburen ne demek?

 - 2 sözlük, 2 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

mecburen anlamı
zf. (mecbu:ren) Kendi isteğinin dışında, zorla, kaçınılmaz, zorunlu olarak.

Türkçe - İngilizce

mecburen anlamı
zarf
1) compulsorily
2) forcedly
3) fain
4) needs must
5) coerciblely

"mecburen" için örnek kullanımlar

Böyle olunca mecburen yurt dışındaki Türk oyunculara yöneliyoruz.
As such, it necessarily heading towards the Turkish players abroad.
Kaynak: haberimport.com
Yani ben istemiyorum ama falanca kuruluş dediği için mecburen yapıyorum.
I mean, I do not want to, but I'm forced to say certain organization.
Kaynak: bloomberght.com
Ama bu olmazsa mecburen denetim kapasitesini işletmek durumunda kalıyoruz.
In case this does not happen, but we're forced to operate supervisory capacity.
Kaynak: dha.com.tr
Ödemiş'te mecburen üzerine kar koyarak satışlara başladık.
Ödemiş forced sales have started putting on the snow.
Kaynak: haberler.com
Fakat, Kızıl Ordu mecburen ülkeye müdahale ve bu harekete güç kullandı, hareketin liderlerini öldürdüler. Devlet 1989 yılına kadar
Kaynak: Macaristan Halk Cumhuriyeti
idealist bir oyun yazarının (John Cusack ) ilk yazdığı oyununa para kaynağı olarak mecburen bir gansteri (Joe Viterelli) bulabilmesi ile başlar.
Kaynak: Broadway Üzerinde Kurşunlar
Dünya Savaşı'nın daha geç başlayacağını düşünen Alman Hükümeti savaş erken başlayınca mecburen bu tankları Polonya ve Fransa
Kaynak: Panzerkampfwagen II
Ancak neredeyse tüm ordular daha değerli olan Asya fillerini kullanırken Mısırlılar mecburen Afrika fillerinden faydalanıyorlardı. -
Kaynak: Savaş fili
Ne var ki, Napolyon sürgüne gönderildiği zaman, oğlunu kurtarabilmek için, annesi de elması mecburen satılığa çıkartır. İşte o sırada,
Kaynak: Kaşıkçı Elması
Film Tom Dodge denen birisinin beceriksizliği yüzünden ona berbat halde verilen bir deniz altı ve burda mecburen birlikte olduğu her
Kaynak: Çılgın Denizaltı
Köfteci Ramiz'den sonra açılan diğer köftecilerinin "Ramiz'in Köftesi" diye isimlendiremedikleri için mecburen verdikleri isim.
Kaynak: Akhisar Köfte
Bir post malaccamax türü geminin mecburen Avustralya kıtası etrafından dolaşması lazım gelir ki, bir Malaccamax türü geminin yaptığı
Kaynak: Malaccamax
Cephanesi biten Karl Körner mecburen Alman hatlarına geri döndü. İlerleyen günlerde, görev yaptığı 103. SS Ağır Panzer Taburu, Berlin'i
Kaynak: Karl Körner
Olimpiyatları 'nda flöre de altın madalya kazandı. Yahudi asıllı olduğu için Hitler 'in iktidara gelmesinden sonra mecburen ABD 'ye göç etti.
Kaynak: Helene Mayer
Bulaşıcı hastalık salgını olan yerlere mecburen gitmek gerekiyorsa, alınacak tedbirler ve yapılacak aşılar konusunda bir hekime
Kaynak: Bulaşıcı hastalık
Bu antlaşmayla Osmanlı Devleti mecburen Kırım 'ı Rusya 'ya bırakmaya razı oldu. Potyomkin Zırhlısı : Potemkin'in kurduğu Nikolayev
Kaynak: Grigoriy Potyomkin
tabaklanmayan deriyi satanlardan o dönemin tüccarları alış veriş yapmazlar ve mecburen Safranbolu da deriyi tabaklananlar satılırdı o dönem
Kaynak: Tabakhane
MÖ 41 yılında Octavian'ın yaklaşması sonucu Perusia 'ya çekildi ve üç ordu tarafıdan kuşatılınca mecburen teslim oldu. Şehir tahrip edildi
Kaynak: Lucius Antonius
ameliyatları geçirdi ve doktor tavsiyesi üzerine on yıldır başarıyla sürdürdüğü sahne çalışmalarına (TV çekimleri haricinde) mecburen son verdi.
Kaynak: Yüksel Uzel
Kupa çekmek Bir turda daha önceki ellerde heartsuit çıkmışken veya elinde heartsuit renginden başka kart kalmadığı için (mecburen) yeni
Kaynak: King
Diğer Balkan ülkelerini kendine karşı tehdit olarak gören Arnavutluk , mecburen bağımsızlığını ilan etti. Yunanistan, Gökçeada (İmroz )
Kaynak: Balkan Savaşları
Kardeşi (Samuel L. Jackson ) sürekli gelip ondan para ister,Flipse mecburen vermek zorunda kalır. Flipin kendisine gelince, kendisinin çok
Kaynak: Orman Ateşi

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.