mîrâs ne demek?
- 4 sözlük, 5 sonuç.
BSTS / Medeni Hukuk Terimleri Sözlüğü
mîrâs anlamı
kalıt. ~ hukuku : kalıt töresi. ~ mukavelesi: kalıt sözleşmesi. ~ sebebiyle istihkak da'vâsı: kalıt arancı, dilemi (Erbschaftsklage, action en pétition d'hérédité), ~ şirketi: kalıtçılar ortaklığı (Erbengemeinschaft). ~ a liyâkat: kalıta yaraşma.~ m intikali: kalıtın geçişi. ~ ın resmen idâresi: kalıtın görevsel yönetimi. ~ da iâde: denkleştirme (Ausgleichung). ~ dan ıskat : kalıttan çıkarma (Enterbung, exhérédation). ~ dan mahrümiyyet: kalıttan yoksunluk.
Güncel Türkçe Sözlük
miras anlamı
is. (mi:ra:sı) 1. huk. Birine, ölen bir yakınından kalan mal mülk, para veya servet, kalıt, bırakıt, tereke. 2. mec. Kalıtım yoluyla gelen herhangi bir özellik. 3. mec. Bir neslin kendinden sonra gelen nesle bıraktığı şey: "Hatta bazıları mesleğin püf noktalarını anlatan kitaplar yazıp tecrübelerini gelecek nesillere miras bırakmışlardı." -İ. O. Anar.
Türkçe - İngilizce
miras anlamı
isim
1) heritage
2) legacy
3) inheritance
4) estate
5) bequest
6) heirship
7) heirdom
sıfat
1) inherited
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
miras anlamıCeviz ve boncukla oynanan bir çocuk oyunu.
*Perşembe -Ordu
miras anlamıBilye oyunu, bilye
Rize
mîrâs eş anlamlısı
kalıt is. 1.
huk. Miras:
"Toprakları üzerinde gelmiş geçmiş eski uygarlıkların insancıl kalıtını özümlemişti." -N. Cumalı. 2.
mec. Kalıtım yoluyla geçmiş olan şey. 3.
mec. Görenekler yoluyla yerleşmiş olan tutum veya davranış biçimi.
tereke is. huk. Miras:
"Hâlâ eski zenginliğinin hasedini üstüne çeker ve eski terekelerinin veraset vergilerini öder." -B. Felek.