tereke ne demek?
- 4 sözlük, 12 sonuç.BSTS / Medeni Hukuk Terimleri Sözlüğü
tereke anlamı
bakınız» terike.
bakınız» terike.
Güncel Türkçe Sözlük
tereke anlamı
is. huk. Miras: "Hâlâ eski zenginliğinin hasedini üstüne çeker ve eski terekelerinin veraset vergilerini öder." -B. Felek.
is. huk. Miras: "Hâlâ eski zenginliğinin hasedini üstüne çeker ve eski terekelerinin veraset vergilerini öder." -B. Felek.
Tarama Sözlüğü
tereke anlamı
Mahsul, ürün.
Mahsul, ürün.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
tereke anlamı
Eski evlerde ocağın iki yanındaki kalın duvarlar oyularak yapılan ve ufak tefek şeyler koymaya yarayan göz
Eski evlerde ocağın iki yanındaki kalın duvarlar oyularak yapılan ve ufak tefek şeyler koymaya yarayan göz
-Kayseri
tereke anlamı
Tahıl : Bugün değirmene tereke götürdüm.
Tahıl : Bugün değirmene tereke götürdüm.
*Menemen -İzmir
-Balıkesir
-Çanakkale
*Kandıra, -Kocaeli
*Erciş -Van
-Edirne
-Kıbrıs
tereke anlamı
1.Sığır. 2.Yük taşıyan hayvan.
1.Sığır. 2.Yük taşıyan hayvan.
tereke anlamı
Ev eşyası: Yangından evin terekesini kurtarmışlar.
Ev eşyası: Yangından evin terekesini kurtarmışlar.
*Yerköy -Yozgat
Bahçeli *Bor -Niğde
*Ermenek -Konya
tereke anlamı
1. Ürün, yiyecek. 2. bakınız» terekem.
1. Ürün, yiyecek. 2. bakınız» terekem.
tereke anlamı
Hayvan, sığır.
Hayvan, sığır.
Eldirek *Fethiye Muğla
tereke anlamı
Ev gereçleri.
Ev gereçleri.
*Bor Niğde
tereke anlamı
< Ar. tarrâka: tarrâka; gürültü. || tereke gopmak büyük bir gürültü meydana gelmek
< Ar. tarrâka: tarrâka; gürültü. || tereke gopmak büyük bir gürültü meydana gelmek
tereke anlamı
Zahire
Zahire
Ordu
tereke eş anlamlısı
miras
is. (mi:ra:sı) 1. huk. Birine, ölen bir yakınından kalan mal mülk, para veya servet, kalıt, bırakıt, tereke. 2. mec. Kalıtım yoluyla gelen herhangi bir özellik. 3. mec. Bir neslin kendinden sonra gelen nesle bıraktığı şey: "Hatta bazıları mesleğin püf noktalarını anlatan kitaplar yazıp tecrübelerini gelecek nesillere miras bırakmışlardı." -İ. O. Anar.
is. (mi:ra:sı) 1. huk. Birine, ölen bir yakınından kalan mal mülk, para veya servet, kalıt, bırakıt, tereke. 2. mec. Kalıtım yoluyla gelen herhangi bir özellik. 3. mec. Bir neslin kendinden sonra gelen nesle bıraktığı şey: "Hatta bazıları mesleğin püf noktalarını anlatan kitaplar yazıp tecrübelerini gelecek nesillere miras bırakmışlardı." -İ. O. Anar.
"tereke" için örnek kullanımlar
Mirasçılar arasında tereke yi paylaştıran ve yetimlerin mirasını koruyan ve idare eden şer'i memur, mahkeme-i şer'iyye memurudur. İslam
Kaynak: Kassam
Kaynak: Kassam
(tereke) yasal mirasçılar ve diğer mirasçılar arasında ne şekilde paylaştırılacağını, borçlarının nasıl ve hangi sırayla ödeneceğini
Kaynak: Miras hukuku
Kaynak: Miras hukuku
Tüzel kişiliği olmadığından tereke davada taraf olamaz. Fakat takip sırasında ölen borçlunun terekesine karşı belli şartlarla takibe devam
Kaynak: İcra hukuku
Kaynak: İcra hukuku
Osmanlı devlet bütçeleri, bazı imaret, cami ve vakıfların muhasebe bilançoları, tereke defterleriyle ilgili araştırmalarıyla Osmanlı
Kaynak: Ömer Lütfi Barkan
Kaynak: Ömer Lütfi Barkan
Zira 17. yüzyıl a değin şehir merkezinde en önemli tarım faaliyetinin bağcılık olduğu Balıkesir kadı sicilleri ve tereke kayıtlarından
Kaynak: Balıkesir (il)
Kaynak: Balıkesir (il)
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
