Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

namahrem ne demek?

 - 1 sözlük, 1 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

namahrem anlamı
sf. (na:mahrem) 1. Evlenmelerinde yasa bakımından sakınca olmayan (kadın ve erkek). 2. esk. Yabancı, el: "Doğrusunu isterseniz beni aldatmamıştır; ama namahrem karşısında oynamıştır." -S. F. Abasıyanık.

namahrem eş anlamlısı

el
(I) is. 1. anat. Kolun bilekten parmak uçlarına kadar olan, tutmaya ve iş yapmaya yarayan bölümü: "El var, titrer durur, el var yumuk yumuk / El var pençe olmuş, el var yumruk." -Z. O. Saba. 2. Sahiplik, mülkiyet: Elden çıkarmak. Elimdeki bütün parayı bu eve yatırdım. 3. Kez, defa. 4. İskambil oyunlarında oynama sırası. 5. İskambil oyunlarında her bir tur. 6. Yönetim, baskı, etki: Bu topraklar düşman elinden kurtarıldı. 7. Bazı nesne ve araçların tutmaya yarayan bölümü: Kapı eli.
el
(II) is. Yakınların dışında kalan kimse, yabancı: "Kâtip benim ben kâtibin el ne karışır!" -Halk türküsü.
el
(III) is. 1. Ülke, yurt, il: "Çöller, Yemen ellerinden betermiş." -A. Gündüz. 2. Halk, ahali. 3. hlk. Oba, aşiret: "Kalktı göç eyledi Afşar elleri / Ağır ağır giden eller bizimdir." -Dadaloğlu.
yabancı
sf. 1. Başka bir milletten olan, başka bir milletle ilgili olan (kimse), bigâne, ecnebi: "Bu toprak bizimdir, içinde yabancının işi yok." -R. E. Ünaydın. 2. Aileden, çevreden olmayan (kimse veya şey), özge: "Ben, yabancı bir adam, neme lazım, hiç sesimi çıkarmadım." -M. Ş. Esendal. 3. Tanınmayan, bilinmeyen, yad: "Yabancı müşteri giremezdi kapısından. Gelenler hep edebiyat adamlarıydı." -Y. Z. Ortaç. 4. Aynı türden, aynı çeşitten olmayan: Yağın içinde yabancı maddeler var. 5. Bir konuda bilgisi, deneyimi olmayan: Bu uygulamanın yabancısıyım. 6. Belli bir yere veya kimseye özgü olmayan: Yabancı arabalar buraya park edemez.

"namahrem" için örnek kullanımlar

Ona da namahrem eli değerse vay nesillerin haline.
Namahrem him into the hand touches the wow generations.
Kaynak: timeturk.com
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.