son
sf. 1. Şimdiki zamana en yakın zamandan beri olan veya bu zamanda yapılmış, olmuş olan, ilk karşıtı: "Gündüzün son ışıklarıyla beraber sanki odadan eşya da çekiliyordu." -P. Safa. 2. En arkada bulunan: Son vagon. 3. Artık ondan ötesi veya başkası olmayan: "Son atlıkarıncayı Kadırga meydanında birkaç yıl evvel görmüştüm." -H. A. Yücel. 4. is. Uç, sınır. 5. Olanca: "Son kuvvetiyle: Ya Ali! diye bağırdı." -M. Ş. Esendal. 6. is. Bir şeyin en arkadan gelen bölümü, bitimi, nihayet, akıbet: Kışın sonu. Bu yolun sonu. 7. is. mec. Ölüm. 8. is. anat. Döl eşi.

İhalenin nihai sonucu Özelleştirme Yüksek Kurulu tarafından verilecek.Kaynak: haberler.com

uygulamasının nihai sonucunun özelleştirme olduğunu ifade etti.Kaynak: haber.sol.org.tr

Nihai pazarlık görüşmesinde ilk olarak kapalı elemesiz teklifler alındı.Kaynak: cnnturk.com

Böylece nihai pazarlık görüşmeleri teknik olarak sonuçlandı.Kaynak: ekonomi.haber7.com

Evrenin nihai kaderi, fiziksel evrenbilim in bir konusu. Evren in sonu hakkında sonlu ve sonsuz birçok alternatif teori mevcuttur.
Kaynak: Evrenin nihai kaderi

Petrol Ofisi, kamu ve özel sektör kuruluşları ile nihai tüketicilerin gereksinimi için petrol ve petrol ürünleri satın almak, ithal etmek
Kaynak: Petrol Ofisi

Araf, bazı din ve inançların ahiret kavramlarında yer alan, kötüler ve iyilerin nihai ahiret mekanları arasında olduğuna inanılan yer,
Kaynak: Araf

Eşitlik bozma sistemleri bir satranç turnuvasında son turun ardından puanı eşit olan oyuncuların nihai sıralamasının belirlenmesi amacıyla
Kaynak: İsviçre sistemi turnuvalarında eşitlik bozma

Mütareke (bırakışma), savaş larda çatışmaları sona erdiren silah bırakma, nihai ateşkes anlaşmasıdır. Mütarekeden sonra başta toprak
Kaynak: Mütareke

Kaptan, genel olarak geminin nihai komutanıdır. Kaptan; kargo operasyonları, navigasyon, ekip yönetimi de dâhil olmak üzere ve geminin,
Kaynak: Kaptan (gemi görevlisi)

Altın standart, herhangi bir hastalık şüphesiyle tetkik edilen hastalarda nihai karar verilen testtir. Herhangi bir hastalık teşhisinde
Kaynak: Altın standart

Sovyetler Birliği 'nde felsefi araştırmalar resmi olarak Marksist düşünce odaklıydı, bu kuramsal olarak nihai felsefi doğru ve nesnellik
Kaynak: Sovyetler Birliği'nde felsefe

Montaj hattı, fiziksel ürün üreten işletmelerde, parçaların birleştirilerek nihai ürüne dönüştürüldüğü, genellikle hareketli bir bant veya
Kaynak: Montaj hattı dengeleme

GSYİH, GSMH 'den farklı olarak, bir ülke sınırları içerisinde belli bir zaman içinde, üretilen tüm nihai mal ve hizmetlerin para birimi
Kaynak: Gayrısafî yurtiçi hâsıla

gerçekleşmeyince, 1941'in sonbaharında daha savaş bitmeden doğu Avrupa'nın işgal edilmiş bölgelerinde nihai çözümün başlatılması kararı alınmıştı.
Kaynak: Holokost

edecek turnuvalar sonunda bu şildin üzerindeki 10 küçük gümüş plakete en fazla adını yazdıracak takım bu değerli armağanın nihai sahibi olacaktı.
Kaynak: İstanbul Şildi

Oyunun nihai sürümü piyasaya sürülene değin, geliştirme aşamasında birçok beta sürüm resmi web sitesi üzerinden yayımlanırken, son olarak
Kaynak: Mount&Blade

Mahayana'da uygulamalar kabaca iki yola ayrılır: iyi niteliklerin mükemmelleştirilmesi metodu olan Sutrayana ve nihai Buda lık hedefini
Kaynak: Vajrayana

Her karar verme süreci, nihai bir karar ile sonuçlanır Sonuç, bir eylem veya seçilen bir fikir olabilir. İnsanlarda karar verme koşulları,
Kaynak: Karar verme