Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

aşılamak ne demek?

 - 4 sözlük, 5 sonuç.

BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu

aşılamak anlamı Fr. greffer
(tarım)

Güncel Türkçe Sözlük

aşılamak anlamı
(-i, -e) 1. tıp Vücutta bağışıklık yaratmak veya yerleşmiş bir hastalığa karşı koyabilmek için hazırlanmış bir aşıyı vücuda vermek, aşı yapmak. 2. tıp Başkasına hastalık geçirmek. 3. Elde edilmesi istenilen herhangi bir ağacın bir parçasını anaç üzerine kaynaştırarak üretmek. 4. Soğuğa sıcak, sıcağa soğuk su katmak. 5. mec. Birtakım düşünce veya duyguları başkasına benimsetmek, telkin etmek, etkilemek: "Çalışıp çabaladı, sonunda bana da tahlilci bir zihniyet aşıladı." -H. E. Adıvar.

Türkçe - İngilizce

aşılamak anlamı
fiil
1) instill
2) instil
3) inoculate
4) inspire
5) vaccinate
6) imbue
7) fertilize
8) indoctrinate
9) graft
10) infect
11) transfuse
12) plant
13) bud
14) pass on an ilness
15) suggest
16) engraft
17) envenom
18) impregnate
19) infuse into
20) ingraft

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

aşılamak anlamı
1. Katmak, karıştırmak. 2. Eski bir şeyi yenilemek, Tamir etmek: Bahçeyi diktiydik, bir çok yerleri bitmemiş, bugün aşıladım geldim.
aşılamak anlamı
Aşı yapmak

Uşak

aşılamak eş anlamlısı

etkilemek
(-i) 1. Etkiye uğratmak, tesir etmek: "Toplumu etkileyen olaylara herkes kendi yorumunu katıyor." -N. Cumalı. 2. Karşısındaki kişiyi kendi duygu ve istekleri doğrultusuna yöneltmek.
telkin etmek
aşılamak: "Çocukluğumun en derin, en sürekli, en ihtiraslı sevgisini bana telkin eden bu üvey annemdi." -Y. K. Karaosmanoğlu.

"aşılamak" için örnek kullanımlar

Bizim bu sınavdaki amacımız gençlere Peygamber sevgisi aşılamak.
Our aim is that the exam for young people to instill the love of the Prophet.
Kaynak: merhabahaber.com
Araya nifak sokmak, fitne aşılamak için elinden geleni yapacaktır.
To put together discord, strife will do its best to instill.
Kaynak: haber.rotahaber.com
Amacımız deprem ülkesi olduğumuz için bölgemizde bu bilinci aşılamak.
Our goal is to instill this awareness in our region because we are a country of earthquakes.
Kaynak: haber3.com
Her şeyden önce Bursa'ya sahip çıkmak Bursalı olma bilincini aşılamak.
First of all, go out with Bursa Bursa instill a sense of being.
Kaynak: blog.milliyet.com.tr
Didaktik Şiir belli bir düşünceyi aşılamak veya belli bir konuda öğüt, bilgi vermek, bir ahlak dersi çıkarmak amacıyla öğretici nitelikte
Kaynak: Didaktik şiir
İstanbul Lisesi öğrencilerine spor kültürünü aşılamak ve geliştirmek amacıyla Kültür Haftasının hemen ardından Spor Şöleni'ni düzenler.
Kaynak: İstanbul Lisesi Uluslararası Spor Şöleni
Söylev, Nutuk veya Hitabet, dinleyicilere belli bir fikri, bir duyguyu aşılamak için söylenen uzunca sözlere denir. Söylev,
Kaynak: Söylev
Üretilmesi istenilen, kalite li, bol verimli ve hastalıklara dayanıklı meyve çeşitlerini, aşılamak yoluyla çoğaltmak imkânı sağlanmaktadır
Kaynak: Aşı (botanik)
ulaşımın nasıl olduğuna dair ipuçları vererek insanlara bir tarih bilinci aşılamak ve bunun yanında da gündelik hayatın monotonluğunu bir
Kaynak: Nostaljik tramvay
Derginin en önemli misyonlarından biri de Lazlar 'a Kafkasyalı lık bilincini aşılamak için mücadele vermek ve diğer Kafkas kökenli
Kaynak: Ogni
Şair bu kitaptaki şiirlerde genellikle ahlâklı olmanın, bencillikten kurtulmanın, yoksul ve sakatlara yardım etmenin gereğini aşılamak,
Kaynak: Şermin
bir yandan da genç kuşak için sinema eğitimleri düzenlemek, onlara sinema yapabilme cesaretini aşılamak amacını güttüklerini belirtmişlerdir.
Kaynak: Türk Sinematek Derneği
Onun görevi, toprağı gübrelemek,çapalamak ve aşılamak, velhasıl zemini hazırlamaktı. Ama bunun için de uygun bir toprağın olması
Kaynak: Ufukların Sultanı / Fatih Sultan Mehmed
Eserlerimde okuyucularıma herhangi bir fikir veya duygu aşılamak iddiasında değilim. Okuyucularım romanlarımı severek okuyanlar ve bazı
Kaynak: Muazzez Tahsin Berkand
kullanma alışkanlığı kazandırmak, zamana riayet, uçuculuk örf ve adetlerini aşılamak, temel havacılık bilgilerini uygulama ortamında öğretmektir.
Kaynak: Hava Harp Okulu
Bu özelleştirilmiş sözdizim özellikle yeni programcılara nesne yönelimli programlamayı aşılamak için ise yaramaktadır. C# programlama
Kaynak: Sözdizimsel şeker
Olimpizm ruhunu aşılamak ve özellikle Karadeniz Bölgesi'nin tanıtımına katkıda bulunmak amacıyla, Türkiye'nin önderliğinde, 07-12 Eylül
Kaynak: Karadeniz Oyunları
Çok iyi piyano çalan Sona Hanım çocuklarına sanat aşkını aşılamak için yoğun çaba harcamıştı. Babası ise Azeri folk müziğini bilen ve
Kaynak: Kara Karayev
geçme aşamasında olan ve Batı karşısında kendisini aşağılanmış hisseden Türk milletine özgüven aşılamak Teorinin amaçları arasında görülmüştür.
Kaynak: Güneş-dil teorisi
Kişilere sosyal ahlâk ilkeleri çerçevesinde sosyal sorumluluk aşılamak. Toplumun genel kültürel, meslekî ve eğitim ihtiyacını karşılamak.
Kaynak: Toplumsal eğitim bilimi
"Türk-İslam Ülküsü" ideolojisi, özellikle taşralı dindar ve muhafazakâr gençleri örgütlenmek ve milli değerleri aşılamak için yararlı olmuştur.
Kaynak: Ülkücülük
gizlice bazı yeteneklerini köreltmek veya onlara bazı davranış biçimlerini aşılamak gibi uygulamalarda bulunmayacağını kim garanti edebilir?
Kaynak: Genetiği değiştirilmiş organizmalar
İstanbul Lisesi öğrencilerine spor kültürünü aşılamak ve geliştirmek amacıyla Kültür Haftasının hemen ardından Spor Şölenini düzenler.
Kaynak: İstanbul Lisesi
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.