Meireles cezalı, Webo
olanaksız, Emre ise statü gereği yarın bizimle olamayacaklar.
Meireles suspended, Webo impossible, Emre by the status will not be with us tomorrow.
Kaynak: habervitrini.comBizim onlarla yazıldığı çizildiği gibi bir anlaşma yapmamız imkansız,
olanaksız.
Impossible for us to make a deal with them as written, drawn, is impossible.
Kaynak: fanatik.com.trOnları yenmemiz
olanaksız' dediği gün bitmiştir.
Impossible to beat them, 'said day is over.
Kaynak: pressturk.comYaşamın sürmesini
olanaksız kılan, beyin , kafatası ve skalp in önemli bir kısmının konjenital oluşmamasına bağlı çok ağır bir oluşum
Kaynak: AnensefaliVarolan şeylerin bilgisinin insan için
olanaksız olduğunu dile getiren Timon, insanın görünüşlerin ötesine geçerek gerçekliğin kendisine
Kaynak: TimonDuruişiti, hiçbir aygıt kullanmaksızın, algılanabilmesi
olanaksız uzaklıktaki ses, konuşma ve müzikleri işitebilme ve bedensiz varlıklardan
Kaynak: DuruişitiMihver güçlerin savaşı kendi lehlerine döndürmeleri çabasında bir dönüm noktasıydı ve Doğu Cephesi'nde Alman zaferini
olanaksız kıldı Doğu
Kaynak: Stalingrad MuharebesiHitler ve Wehrmacht , RAF etkisiz hale getirilmeden Britanya'ya amfibik bir saldırı yapmanın
olanaksız olduğunu biliyorlardı.
Kaynak: Britanya MuharebesiGüçlü etkileşime giren parçacıkların doğrudan gözlemlenmesinin
olanaksız olduğu pek çok serbest quark gözlemleme çalışmasının
Kaynak: Güçlü etkileşimkullanılmasının sebebi tramvay ların aksine lastik tekerlekler kullanılması sebebiyle tek kabloyla devrenin tamamlanmasının
olanaksız olmasıdır.
Kaynak: TroleybüsTasarım ve imgelemden bağımsız olarak varolanlar gerçek olarak ileri sürüldüğü gibi, bunu
olanaksız gören ve gerçekliği bir tür
Kaynak: GerçekDeneyin yapısına bağlı olmak üzere bazı deneyleri uygulamak
olanaksız olabilir. Deneyin gerçekte uygulanabilir olduğu durumlarda ise
Kaynak: Düşünce deneyiFakat hala Turizm bölgesi olmadığı için bu bölgeye yatırım yapmanın
olanaksız olduğu söyleniyor. Samsun-Çarşamba havalimanına 100 km, Ordu '
Kaynak: Yason Burnumutlak kesin bilgiye ulaşmanın
olanaksız olduğunu öne sürmüş; yapılabilecek en iyi şeyin, bilimin gerçekliği betimlerken oluşturduğu
Kaynak: Moritz SchlickZekası, çekiciliği, başarıları ve sarbest davranışları nedeniyle, adı doğrulanması
olanaksız pek çok söylentiye karıştı. Örneğin savaşa
Kaynak: Louise LabéB2 evi için görüşleri şöyle: “Yepyeni, benzeri görülmemiş bir yaratım ama bir yandan da, yer aldığı ortamdan koparılması
olanaksız bir parça.
Kaynak: Han TümertekinYarımadası açıklarında yakalanılan bir fırtınayla General Mardonius'un filosu ağır kayıplar verince seferin sürdürülmesi
olanaksız hale gelmiştir.
Kaynak: Yunanistan'a Birinci Pers Saldırısıİnsanın bilgiye ulaşmasının, görünüşleri aşıp, gerçekliğe erişmesinin
olanaksız olduğunu savunan Phyrrhon, her görüş için leyhte ve
Kaynak: PhyrrhonBu durum sulu tarımı
olanaksız kılar. Ne var ki, bazı havuzlar yapılarak küçük çapta gelişim sağlanmıştır. 15 adet traktörü bulunan köyde
Kaynak: Karaguz, DüziçiConstantinople 'u İmparartorluk Bizans-Arap Savaşları ile uğraşırken ve Rus tehdidiyle ilgilenmesi
olanaksız durumdayken hazırlıksız yakaladı.
Kaynak: Rus-Bizans Savaşı (860)