otorite anlamı Fr.autorité
1. Yaptırma veya yasak etme, emretme, itaat ettirme hakkı veya gücü, yetke, sulta, velayet:§
"Ve otoritemi imdada çağırarak sert bir emir verdim." -Peyami Safa, Yalnızız, 120. § "
Ataerkil ailede aile reisinin sultası varsa, baba-yanlı ailede de yetkesi (velayeti, otoritesi) vardır." -Ziya Gökalp, Türk Uygarlığı Tarihi, 243. §
"Ali Rıza teessüsünü yenmek ve Şevket'i susturmak için yalancı bir otorite ile..." -
Reşat Nuri Güntekin, Yaprak Dökümü, 35. §
"Ve Fahir'in içmesini de belki sadece otoritesini kullanmak için istemezdi." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Huzur, 98. §
"Düşüncede hiçbir otorite tanımıyordu hümanizm." -Cemil Meriç, Kırk Ambar, 109. §
"Fransızcadan autorite'yi alıyorsun, otorite diye yazıyorsun, fanatisme'i alıyorsun, fanatizm diye yazıyorsun; yarın sen okula gidip de öğreneğe (dershaneye) girdiğinde çocuklardan biri kalkıp: "Bu otorite, bu fanatizm nereden geliyor, Bay öğretmen?"diye sorsa, ne yaparsın, Sedat?" -Nurullah Ataç, Diyelim, 23. § "
Bize demir bir disiplin, nefes aldırmayan bir otorite lazım." -Attila İlhan, Kurtlar Sofrası, 64. 2. Siyasi veya idari güç:§
"Tanin gazetelerinde bu ilim otoritelerine saldıran yazar kim?" -Peyami Safa, Sosyalizm-Marksizm-Komünizm, 45. § "
Kazan böylece evini yağmalatmaktadır ki hem İç-Oğuz hem de Dış-Oğuz üzerinde bir prestij ve yetke (otorite) sahibi olmuştu." -Ziya Gökalp, Türk Uygarlığı Tarihi, 51. §
" Prensip ve otoritenin bu dereci..." -Necip Fazıl Kısakürek, Peygamber Halkası, 11. §
"... bütün Marksist ülkelerde müsamahasız, münakaşasız, bir büyük otorite kılığına bürünmüştür." -Yavuz Bülent Bakiler, Üsküp'ten Kosova'ya, 164. 3. Çalışmalarıyla kendini kabul ettirmiş, başarılı kimse:§
"Edmund Wittaker'in ilmî otoritesi hakkında bilgi sahibidirler." -Peyami Safa, Din, İnkılap, İrtica, 13. §
"Edebî şöhret ve otorite namına ne varsa yıkmak için yarışa girişiyordu." -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Gençlik ve Edebiyat Hatıraları, 40. § "
Bir sahada bir otoriteyim, raporum hükûmet doktorluğunca reddedilmez." -Necip Fazıl Kısakürek, Bir Adam Yaratmak, 94.