Biz öğrencilerimize
ödev verdiğimizde arşivlere ulaşamıyorlar.
We have homework to students when we do not reach the archives.
Kaynak: haber7.comSöz konusu
ödev için tüm Fırıldak ailesi seferber olmuştu.
All Pinwheel family had been mobilized for the assignment in question.
Kaynak: stargundem.comAnayasamızda yazılı en temel vatandaşlık görevlerinden biri de vergi
ödev ve sorumluluğudur.
One of the most basic tasks of writing the Constitution of the tax obligation and responsibility of citizenship.
Kaynak: haber.stargazete.comMaddesi vergi vermeyi '
ödev' olarak nitelendirmekte olup, kamu hizmetlerinin arzu edilen kalitede ve etkinlikte sunulabilmesi gerekmektedir.
Article taxes to 'assignment', as a nitelendirmekte, and the desired quality and efficiency of public services must be presented.
Kaynak: haberler.comDolayısıyla iş hayatının denetim ve teftişi Devlete ait bir
ödev ve yetkidir. Toplumu yakından ilgilendiren iş mevzuatının noksansız
Kaynak: İş müfettişiWill Schuester (Matthew Morrison ), glee ekibine Madonna şarkıları temalı bir
ödev vererek kulübün kadın üyelerini güçlendirmeyi umut eder. "
Kaynak: The Power of MadonnaDeizmde insan için en önemli
ödev, Evren 'i ve yasalarını akıl yoluyla bilmek, anlamak ve zihnini sürekli geliştirmektir. Deizm, evrim
Kaynak: Deizmödev gibi diğer ahlaki kavramlar ise, söz konusu iyilik niteliğini yaratabilen ve koruyabilen faaliyetler ya da eylemler yoluyla
Kaynak: George Edward Moore Bir başka deyişle yemek, uyku, işe gitme, şirket idaresi, okula gitme,
ödev yapma ve ev işleri gibi mecburi faaliyetlerin öncesi veya
Kaynak: Serbest zamanİşin kötü yanı
ödev en az beş sayfa olmak zorunda. Bad side of work is need to have at least 5 pages. Bende çözüm olarak senin o çok güzel
Kaynak: Mektup yazmakBu arada Marshall hukuk fakültesi için 25 sayfalık bir
ödev hazırlamakla bir hayli meşguldür, ama Lily nişan yüzüğünden ve nişanlanmış
Kaynak: Purple GiraffeEylül 2005 : Yaklaşık 30 üniversite öğrencileri üye oldular, ve
ödev olarak maddeler yazdılar. 28 Ekim 2005 : 5.000. maddesi, Bao
Kaynak: Tayca VikipediÖğrenci kaynakların yanı sıra değerlendirilmesi yapılmış olan
ödev ve sınav larına da ulaşabilmelidir. Öğrenciler arasındaki iletişim ve
Kaynak: Öğretim yönetim sistemleriKedilerle ilgili bilgi toplatılır,
ödev hazırlatılır. Kedi resmine uzaktan baktırılır, sonra yakından baktırılır, sonunda kişinin kedi
Kaynak: AilurofobiSam'i okul dansına birlikte gitmek karşılığında kendisi için çok iyi bir
ödev hazırlamaya ikna etti. Annesi Jack'le çıktı. Chloe (Madison
Kaynak: Oğlanlarla Hayatköyün kuruluşu hakkında bir tahrir yazmamız için
ödev verdi. Köyümüz kalabalık bir nüfusa sahip olmasına rağmen okuma-yazma bilenlerin
Kaynak: Köylüköyü, HekimhanÜniversitesi (İstanbul), Özel İzmir Amerikan Koleji (İzmir) gibi eğitim kurumlarında
ödev, ders konusu olarak sunum ve dökümanlarla işlenmiştir.
Kaynak: Tamer ŞahinÖğretmenler, öğretim, eğitim ve bilim ödevinden başka bir
ödev alamazlar. Kendi okullarından başka okullarda ek olarak bilim, öğretim ve
Kaynak: Türkiye'de öğretmenlikİnsanların anlaşarak ortaya çıkardığı bu toplumsal sözleşmeye uymaları kendileri için
ödev olarak görülür. Tanrısal (İlahi) irade kuramı
Kaynak: Hukuk