korku is. 1. Bir tehlike veya tehlike düşüncesi karşısında duyulan kaygı, üzüntü:
"Yarı çocuk kalbimde korku, kapıya yaklaştıkça büyüyor." -Y. Z. Ortaç. 2. Kötülük gelme ihtimali, tehlike, muhatara:
Yollarda korku kalmadı. 3.
ruh b. Gerçek veya beklenen bir tehlike ile yoğun bir acı karşısında uyanan ve coşku, beniz sararması, ağız kuruması, kalp, solunum hızlanması vb. belirtileri olan veya daha karmaşık fizyolojik değişmelerle kendini gösteren duygu.
sakınma is. 1. Sakınmak işi, içtinap. 2. Olabileceği düşünülen kötü durumlara karşı önlem alma, ihtiyat. 3.
sp. Boksörün korunmak için, ayaklarını oynatmadan eliyle, gövdesiyle sağa sola, öne arkaya yaptığı hareket.