Sneijder, Drogba ve Burak
prese gelmediği için doğru baskı yapamayız.
Sneijder, Drogba and John to come to a prese can not print correctly.
Kaynak: sabah.com.trHenüz Sneijder, Drogba, Burak bunlar
prese çok gelemediği için o düzende oynadık.
No Sneijder, Drogba, John played in the manner that they could not make prese too.
Kaynak: ajansspor.comBu golden sonra
prese devam eden konuk takım Fenerbahçe'nin topla oynamasını engelledi.
After this golden prese guest team Fenerbahce continued to play ball blocked.
Kaynak: medyafaresi.comSneijder'i hiç kullanmadan, daha hazır ve koşabilen adamlarla
prese presle karşılık vermek.
Sneijder to use, and can run more than ready to respond to pressing prese guys.
Kaynak: blog.milliyet.com.tr29 çırçır ve
prese fabrikası, 2 tekstil fabrikası, 16 yağ fabrikası, 12 mısır kurutmayla birlikte sayı 40 civarındadır. Ayrıca ilçeye,
Kaynak: KırıkhanAyrıca ilçede 2 adet çırçır ve
prese fabrikası,1 Adet mısır kurutma tesisi,1 Adet zeytinyağı fabrikası,5 Adet plastik doğrama atölyesi,2
Kaynak: HassaÇırçır ve
prese fabrikaları ile iplik, un ve hidrofil pamuk fabrikaları ilçenin önemli sanayi tesisleridir. Reyhanlı bir çok uygarlığa ev
Kaynak: ReyhanlıOrta damarlarından ayrılarak sosa batırılan pipoluk tütünler
prese verilir ve sonra istenilen rutubete gelene kadar kurutulur.
Kaynak: Çiğneme tütünüPazarlama kolaylığı, gerekse bölgede birçok çırçır ve
prese fabrikalarının olması pamuğu en çok yetiştirilen ürün durumuna getirmiştir.
Kaynak: Narlı, Pazarcık