Korka korka da olsa, söylememek olmaz, filmin
sahici bir yanı var.
Korka is a coward, though, do not tell, the film has a genuine as well.
Kaynak: evrensel.netNe oynarsa oynasın
sahici ve doğallığını kaybetmeyen bir atmosfer içinde oynayan Murat Cemcir, doğru projelerle ilerlerlemeyi başarırsa çok etkileyici bir kariyerin kapısını aralayacak.
How you play in an atmosphere of genuine and naturalness of playing in the Murat Cemcir lose the right projects will pave the way ilerlerlemeyi manages a very impressive career.
Kaynak: gazeteciler.comKullandığı
sahici dil, karakterler ve diyaloglar nedeniyle "Genç Orhan Kemal" olarak anılır. Yaşamı: 1977 yılında Elazığ 'ın Ağın ilçesinde
Kaynak: Temel KarataşBuna göre insanın ortak yapısı olan DNA
sahici olandır. İnsan
sahici olanın yeryüzündeki işleme şeklidir, o nedenle de geçici bir
Kaynak: Tahir Musa CeylanKullandığı
sahici dil, karakterler ve diyaloglar nedeniyle "Genç Orhan Kemal" olarak anılır. Yaşamı : Temmuz 1981'de Samsun 'da doğdu.
Kaynak: Mehmet Erkanjpg | 'Anne' Bayan Lift (Anne Ramsey)'in başına gelenler
sahici değil, sadece oğul Owen (Danny DeVito)'ın bir hayâl ürünü. Oyuncu Rolü |
Kaynak: Annemi Trenden Nasıl AtarımYetkin olmayan insanlar diğer insanlardaki
sahici beceriyi farkedememektedirler. Yetkin olmayan insanlar kendilerindeki yetersizliğin
Kaynak: Dunning-Kruger etkisiBir dilenci ilk defa
sahici paçavralarla sahneye çıkmıştı. Bu ozamanki izleyici üzerinde şok etkisi yaratmıştı. Oyunun sahneye
Kaynak: Evripides"Nasıl oldu bilmem, ben kendimi
sahici bir sahnede seyircilerin arasında buldum. Ses Tiyatrosu'ndaki ilk rolüm çok kısaydı. Üç dakika
Kaynak: Kemal Sunalyaşanan birçok şeyi doğrudan işleyen
sahici duyguları içeren, belli bir kalıp söylemden sıyrılarak gerçek yaşamı temel alan Yaşantılama
Kaynak: Johann Wolfgang von Goethe