Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

sahih ne demek?

 - 1 sözlük, 1 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

sahih anlamı
sf. Gerçek, doğru, sağın, hakiki: "gazeteler bir şey yazmadılar, bize resmî, sahih hiçbir malumat vermiyorlar." -M. Ş. Esendal.

sahih eş anlamlısı

doğru
sf. 1. Bir ucundan öbür ucuna kadar yönü değişmeyen, eğri ve çarpık karşıtı. 2. Gerçek, yalan olmayan: Doğru haber. 3. Akla, mantığa, gerçeğe veya kurala uygun: "Bunları sana şimdiden söylemek daha doğrudur." -A. Gündüz. 4. is. Gerçek, hakikat: "Söyleyin doğrusunu, siz insanoğlunun ahlaklı olabileceğine inanmıyorsunuz." -N. Ataç. 5. is. mat. İki nokta arasındaki en kısa çizgi: İki noktadan yalnız bir doğru geçebilir. 6. zf. Yanlışsız, eksiksiz bir biçimde: Çocuk doğru okudu. 7. zf. Hiçbir yöne sapmadan, dosdoğru, doğruca. 8. zf. Yakın, yakınlarında: "Şafağa doğru otomobil sesi duyuldu." -F. R. Atay. 9. e. Karşı yönünce: "Börekçi fırınının karşısındaki dört köşe taşlar döşeli, iki yanı ağaçlı yoldan çarşıya doğru yürüyordu." -Y. Atılgan. 10. mec. Yasa, yöntem ve ahlaka bağlı, dürüst, namuslu.
gerçek
is. 1. Yalan olmayan, doğru olan şey, hakikat. 2. Gerçeklik: "Her hâlde o gün imparatorluğun ölümü apaçık bir gerçekti." -H. E. Adıvar. 3. Doğruluk: "Bu laflarda gerçek payı ne kadar çoksa duygu payı da ondan az değildir." -B. Felek. 4. sf. Bir durum, bir nesne veya bir nitelik olarak var olan, varlığı inkâr edilemeyen, olgu durumunda olan, hakiki, reel: Kâğıt paranın saymaca değeri varsa da gerçek değeri yoktur. 5. sf. Aslına uygun nitelikler taşıyan, sahici: Gerçek elmas. Gerçek hikâye. 6. sf. Temel, başlıca, asıl: "Bir kişinin ahlaklı olması için, o benim dediğim gerçek ahlaka erişebilmesi için bir iç âlemi olmalıdır." -N. Ataç. 7. sf. Doğadaki gibi olan, doğayı olduğu gibi yansıtan: Bu peyzajdaki çiçekler son derece gerçek. 8. sf. Yapay olmayan. 9. sf. fel. Düşünülen, tasarımlanan, imgelenen şeylere karşıt olarak var olan.
hakiki
sf. (haki:ki:) 1. Gerçek: "Hayatta en hakiki mürşit ilimdir." -Atatürk. 2. Niteliği değişmemiş, aslına uygun olan: Hakiki Türk tütünü.
sağın
sf. fel. 1. Doğruluk kuralına uygun olan. 2. Sözün anlatılmak istenene tam karşılık olması, tam uygun düşmesi niteliği, sahih: Sağın anlatım.

"sahih" için örnek kullanımlar

Daha sonra rüyanın gerçekten sahih (uyarıcı) bir rüya mı olduğu yoksa sıradan bir rüya mı olduğu anlaşılmaya çalışılır. Sıradan rüyalar
Kaynak: İstihare
Anlayış Abdullah bin Ömer ve babası Ömer bin Hattab aracılığıyla aktarılan ve Sünni islamda sahih olduğu kabul edilen ünlü Cibril
Kaynak: İslam
vayet edildiği gösterilmiş, hadisin merfu , mevkuf veya maktu , isnadının sahih, hasen, zayıf, mürsel ya da muttasıl olduğu belirtilmiştir.
Kaynak: Keşfü'l Hafâ
Hadisin bazı cümleleri sahih hadis kitaplarında konu ile ilgili bahislerde geçmekle beraber, bazı cümleleri ifade ve manâ bakımından
Kaynak: İsrafil
Başka bir sahih hadiste de: Ben baki ehline dua etmek için oraya gönderildim. dediği rivayet edilir. Osman bin Maz'un , bu mezarlığa ilk
Kaynak: Bâki Mezarlığı
Ancak heterodoks kabul edilen gruplar kendilerini heterodoks değil, aksine ortodoks (sahih) görürler. Bu sözcük ayrıca, belirli bir düşünce
Kaynak: Heterodoks
biridir. Hallac-ı Mansur 'a göre de Adem'e secde etmediği için azledilmiştir. Kur'an ve sahih hadis kitaplarında bu isme rastlanılmamaktadır.
Kaynak: Azazil
İctihad yapmaya yetersiz bir kişi tarafından yapılan veya caiz olmayan bir konuda yapılmış olan bir ictihad, sahih sayılmaz ve geçerli
Kaynak: İctihâd
İmam Nevevi bu eserinde, hadisleri konu başlıkları halinde derlemiştir. Kütüb-i sitte denilen ve sahih hadisleri derlediği kabul edilen
Kaynak: Riyazu's-Salihin

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.