sası ne demek?
- 4 sözlük, 16 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
sası anlamı
sf. 1. Küf ve çürük gibi kokan. 2. Kokuşmuş. 3. Tatsız.
sf. 1. Küf ve çürük gibi kokan. 2. Kokuşmuş. 3. Tatsız.
Tarama Sözlüğü
sası anlamı
1. Fena, murdar. 2. Pis kokulu.
1. Fena, murdar. 2. Pis kokulu.
Türkçe - İngilizce
sası anlamı
isim
1) chassis
2) frame
3) undercarriage
isim
1) chassis
2) frame
3) undercarriage
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
sası anlamı
Tatsız, tuzsuz (yiyecek).
Tatsız, tuzsuz (yiyecek).
Yassıören *Senirkent -Isparta
Kadıköy, *Sarayköy, Narlıdere -Denizli
Kavak *Yeşilova -Burdur
Yenice *Ödemiş -İzmir
*Kula -Manisa
*Kandıra -Kocaeli
*Sivrihisar -Eskişehir
*Merzifon -Amasya
Şabanözü *Polatlı -Ankara
*Bor -Niğde
Çomaklı *Korkuteli -Antalya
sası anlamı
1.Sözünü bilmeyen, densiz. 2.Deli.
1.Sözünü bilmeyen, densiz. 2.Deli.
sası anlamı
Kuru fasulyenin haşlandığı su.
Kuru fasulyenin haşlandığı su.
Çepni *Gemerek -Sivas
sâsı anlamı
1.Ters, aksi. 2.Şaşı.
1.Ters, aksi. 2.Şaşı.
sâsı anlamı
Kiremit ya da tuğla parçası.
Kiremit ya da tuğla parçası.
*Sivrihisar -Eskişehir
sâsı anlamı
Saksı.
Saksı.
Hasanoğlan -Ankara
sası anlamı
Biçimsiz, kaba.
Biçimsiz, kaba.
-Kütahya
sası anlamı
Bir çeşit ot.
Bir çeşit ot.
Çepni *Gemerek -Sivas
sası anlamı
Kokmuş, bayatlamış
Kokmuş, bayatlamış
Gâvurdağı ve Beritdağı yörükleri -Maraş
sası anlamı
1. Tatsız, yavan. 2. Kekre. 3. bakınız» sasımsı. 4. Acı.
1. Tatsız, yavan. 2. Kekre. 3. bakınız» sasımsı. 4. Acı.
sası anlamı
Anlamsız, hoşa gitmeyen (söz için): Arkadaş sası sası konuşma.
Anlamsız, hoşa gitmeyen (söz için): Arkadaş sası sası konuşma.
Çamköy *Gölhisar Burdur
sası anlamı
Tatlımsı, acımsı bir tat.
Tatlımsı, acımsı bir tat.
Çorum
sası anlamı
Tatsız, tuzsuz (yiyecek), kokmuş
Tatsız, tuzsuz (yiyecek), kokmuş
Malatya
sası eş anlamlısı
tatsız
sf. 1. Tadı iyi olmayan, lezzetsiz. 2. Tadı olmayan, sası. 3. mec. Hoşa gitmeyen, can sıkan: "O akşamki tatsız olaya benim de canım sıkıldı." -Ç. Altan. 4. mec. Sohbeti hoş olmayan veya geçimsizlik çıkaran (kimse). 5. zf. Hoşa gitmeyen bir biçimde: "Her şey, herkes boş, abes, çirkin, münasebetsiz, tatsız görünür." -A. Ş. Hisar.
sf. 1. Tadı iyi olmayan, lezzetsiz. 2. Tadı olmayan, sası. 3. mec. Hoşa gitmeyen, can sıkan: "O akşamki tatsız olaya benim de canım sıkıldı." -Ç. Altan. 4. mec. Sohbeti hoş olmayan veya geçimsizlik çıkaran (kimse). 5. zf. Hoşa gitmeyen bir biçimde: "Her şey, herkes boş, abes, çirkin, münasebetsiz, tatsız görünür." -A. Ş. Hisar.
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
