Bu özelliği kullanırken
sessiz bir ortamda bulunmanıza gerek kalmadı.
When using this feature, no need for a quiet environment left.
Kaynak: merhabahaber.comKendi adıma
sessiz kalmayı, bu konuda bir şey söylememeyi yeğledim.
For my own part to remain silent, chose not to say anything about it.
Kaynak: haberturk.comBu kadar haksızlığa şimdiye kadar
sessiz kalması bizi üzmüştü.
Upset us so much injustice to remain silent until now.
Kaynak: sabah.com.trDiğer taraftansa duygularımı kontrol edebilmem için
sessiz kalmalıydım.
On the other hand should have stayed quiet so I can control my feelings.
Kaynak: skorer.milliyet.com.trÜnsüz,
sessiz ya da konsonant; m, r, g gibi, oluşması esnasında -kısmen de olsa- bir engele çarpan konuşma sesi Ünsüzler, ünlülerle
Kaynak: ÜnsüzSessiz sinema nın aslı
sessiz tiyatro ya dayanır. 1000'li yıllarda ortaya çıkan, sinematografi teknolojisi ile gelişip
sessiz filmler
Kaynak: Sessiz film (oyun)