BSTS / Kimya Terimleri Sözlüğü
su anlamı İng. water Osm. ab, ma Alm. Wasser Fr. eau
H2O; yer yüzeyinin en büyük bölümünü oluşturan, kimyaca çok kalımlı, renksiz, kokusuz, tatsız sıvı.
Güncel Türkçe Sözlük
su, -yu anlamı(I)
is. 1. Hidr
ojenle oksijenden oluşan, sıvı durumunda bulunan, renksiz, kokusuz, tatsız madde, ab:
"Kar üstüne dökülü kaynar su gibi işleyici gözlerini mezara dikmiş, bakıyor." -R. N. Güntekin. 2. Bu sıvıdan oluşan kitle, deniz, akarsu:
"Koltuğuna oturdu, Haliç'in bulanık sularına daldı." -F. R. Atay. 3. Meyve, sebze vb.nin sıkılmasıyla elde edilen sıvı:
Portakal suyu. Domates suyu. 4. Bazı kokulu yaprak veya çiçeklerin imbikten çekilmesiyle elde edilen kokulu sıvı:
Çiçek suyu. Gül suyu. 5. Yemeğin sıvı bölümü:
"Belki de iki bardak turşu suyu içecek." -S. F. Abasıyanık. 6. Kez:
Meyveleri iki su yıka. 7. Demir araçları ateşte kızdırdıktan sonra, suya daldırılarak sağlanılan sertlik:
Bu bıçağın suyunu iyi vermemişler. su, -yu anlamı
(II) is. Sutaş.
Kimya Terimleri Sözlüğü
su anlamı İng. water Alm. Wasser Fr. eau
Formülü HOH, 17 °C'deki dielektrik sabiti 81, atmosfer basıncında 4 °C'deki bağıl yoğunlu 1,00, d.n. 0 °C, 20 °C'deki viskozitesi 0,01002 poise, özgül ısısı 1 cal/g, 100 °C'deki buhar basıncı 760 mmHg, 20 °C'deki yüzey gerilimi 73 din/cm, erime ısısı 80 cal/g, buharlaşma ısısı 540 cal/g, kırma indisi 1,333 olan, damıtma, iyon değiştirme, klorlama ve süzme ile arıtılabilen, süspansiyon yapıcı, çözücü, endüstriyel soğutucu, nükleer reaktörlerde yavaşlatıcı ve fizyolojik bakımdan besleyici olarak, ayrıca güç kaynağı, su buharı üretimi, kağıt kaplama, süzme, yıkama, ovalamada çok kullanılan, renksiz, kokusuz, tatsız ve dünyada en bol bulunan bir sıvı madde.
Kişi Adları Sözlüğü
Su anlamı Köken: T.
Cinsiyet: Kız
Canlıların yaşamında önemli bir yeri olan, rengi, tadı, kokusu olmayan sıvı.Cinsiyet: Erkek
Canlıların yaşamında önemli bir yeri olan rengi, tadı, kokusu olmayan sıvı.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
su anlamı
1.Halı, perde, örtü vb. eşyaların dört kıyısına konulan çizgiler ya da çiçek biçiminde süsler: Şu halının suyunu ne güzel dokumuşlar. 2.Kumaşlarda kenar çizgisi. 3.Tahta ve odun gibi şeylerde liflerin yolu, doğrultusu: Tahtanın suyu yanlamasına olduğundan düz yarılmıyor. 4.Çocuk oyunlarında çizilen çizgi. 5.Uçantop alanının kıyı çizgisi : Top suya düştü
su anlamıHuy, yaradılış : Suyuna göre davranırsan kötülük yapmaz.
*Eğridir ve köyleri -Isparta
-Samsun
su anlamıZaman, vakit : Ağşam sularında, dokuz sularında yola çıkmıştım.
-Samsun
*Bor -Niğde
su anlamıTazelik, canlılık, gençlik için: Su gibi kadınsınız, evlat yetiştirmekten neden çekinirsiniz?
-Samsun
*Bor -Niğde
su anlamıHal, durum : İşler ne sularda?
-Samsun
su anlamıUtanma duygusu, ar : Kız kısmının yüzünde su vardır.
-Samsun
su anlamıKez (giysi yıkamak için) : İki su yıkamak.
*Düzce -Bolu
su anlamıÇizgili aşık oyununda enekle vurulan aşığın çember dışına çıkm
ayarak
Tam çizgi üstünde kalma durumu
İlama -Isparta
su anlamı< ET suv
su anlamıSu // zemzem suyı: zemzem suyu
Artvin Yusufeli Uşhum köyü
su eş anlamlısı
deniz is. 1. Yer kabuğunun çukur bölümlerini kaplayan, birbiriyle bağlantılı, tuzlu su kütlesi. 2. Bu su kütlesinin belirli bir parçası:
Marmara Denizi. Karadeniz. 3. Aydaki düzlükler. 4.
mec. Geniş alan. 5.
mec. Çokluk, yoğunluk.
kez is. Bazı sayı sıfatlarıyla birlikte kullanılarak bir olayın ve olgunun her bir tekrarlanışını bildiren söz, defa, kere, sefer:
İki kez İstanbul'a gittim. renksiz sf. 1. Rengi olmayan:
"Islak topraklardan renksiz dumanlarla beraber keskin bir toprak kokusu yükseliyor." -H. E. Adıvar. 2. Solgun görünen, soluk:
"Bu sabah Munise biraz hasta ve renksiz uyandı." -R. N. Güntekin. 3.
mec. Davranış ve düşünce yönünden belli bir niteliği olmayan:
"Geriye kalan üç dört yolcuya gelince bunlar lalettayin ve renksiz insanlardı." -F. F. Tülbentçi.
sutaş is. (su'taş) Bazı giysilerin yaka, kol, cep vb. yerlerini süslemekte kullanılan işlemeli şerit, su (II), suyolu.
"su" için örnek kullanımlar
Enerjisa CEO'
su Selahattin Hakman, "Finansman konusunda bir sorun olmaz" dedi.
Enerjisa CEO Selahattin Hakman, "Financing is not a problem with," he said.
Kaynak: aksam.com.trRum Ordu
su'nda vazifelendirilecek papazlara rütbe verileceği de ifade edildi.
Greek Army water 'referred to in the vazifelendirilecek was given the rank priests.
Kaynak: iha.com.trYoldan çıkan otomobil yolun hemen kenarından bulunan boş
su kanalına uçtu.
Out of the way from the edge of the road from the car flew into the empty water channel.
Kaynak: sabah.com.trBunların vazgeçmelerinin tek nedeni İSKİ'nin
su havzası oldu.
İSKİ was the only reason for giving up their watershed.
Kaynak: gazetea24.comSu ile aşağıdakilerden biri kastedilmiş olabilir:
Su oda sıcaklığında renksiz, sıvı halde bulunan bileşik . Ağır
su ,nükleer
Kaynak: Su (anlam ayrımı) Hidrolik güç, bulut ların
su buharı taşıması, soğuk hava dalgasında yoğunlaşarak yeryüzüne yağmur ya da kar olarak yağması, yüksek
Kaynak: Hidrolik güçSu buharı suyun gaz halidir.
Su her sıcaklık ta buharlaşabildiği için hava da her zaman
su buharı bulunur. Buharlaşma
su yüzeyinden
Kaynak: Su buharı Su kemeri üzerinde
su yolu bulunan kemerli köprüdür Başka bir tanımla;
su kemerleri
su taşımak amacıyla insanlarca inşa edilen kanal
Kaynak: Su kemeri