gömlek is. 1. Vücudun üst kısmına giyilen kollu veya yarım kollu, yakalı giysi:
"Sarı zeminli, kırmızı çiçekli gömleğinin yalnız boğazına tesadüf eden düğmesi ilikli, ötekiler açıktı." -S. F. Abasıyanık. 2. Kadınların giydikleri ince kumaştan yapılmış kolsuz, yakasız iç çamaşırı, kombinezon. 3. Vücudun üst kısmına giyilen iç çamaşırı:
"Don ve gömleği ile fırlamış erkekler kapıların önlerinde giyiniyorlardı." -A. H. Tanpınar. 4. Kitap kapağına geçirilen kap, kılıf:
"İplik dikiş, karton kapak ve beş renkli kuşe gömlek içinde çıkacak olan ... kitaplığımızın en değerli eserleri arasında yer alacaktır." -Y. Z. Ortaç. 5. Beyaz ışık sağlamak için lambanın üzerine geçirilen amyanttan kılıf. 6. Dosya kartonu. 7. Memeli hayvanlarda bağırsakları dıştan saran yağlı zar. 8.
mec. Göbek, batın:
İki gömlek yukarı dedesi filancadır. 9.
mec. Basamak, kat, derece:
"İki pehlivan yenişememiştir ama Aliço'nun bir gömlek üstün olduğu iyice belirlenmiştir." -S. Birsel.