Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

takıntı ne demek?

- 3 sözlük, 4 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

takıntı anlamı
is. 1. Bir durum ve sorunla ilişkisi olan başka durum veya sorun: "Uykum kaçınca aklım bir şeye takılır ve o takıntıyı savuşturuncaya kadar gözüme uyku girmez." -B. Felek. 2. Bütünlemeye kalınan ders. 3. Küçük, önemsiz borç. 4. ruh b. Bir şeye hastalık derecesinde düşkünlük, obsesyon: "Sözünü ettiğim takıntı bana rahmetli babamdan miras kaldı." -A. Ümit. 5. argo Bir kimseyle kurulan ilişki.

Türkçe - İngilizce

takıntı anlamı
isim
1) obsession
2) hobbyhorse
3) hangup
4) idee fixe
5) bee

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

takıntı anlamı
Alacak, borç.

Söğüt -Denizli
-Manisa ve çevresi
Demirkapı *Susurluk -Balıkesir
Tokat -Eskişehir
*Akyazı ve çevresi -Sakarya
*Kurşunlu -Çankırı
-Samsun
-Amasya
*Maçka ve köyleri -Trabzon
Akarsu, Bağlıca *Ardanuç -Artvin
*Ağın -Elâzığ
Çanıllı *Ayaş -Ankara
Bahçeli *Bor, -Niğde
-Edirne

takıntı anlamı
Kadınların takındıkları değerli süs eşyası, mücevher.

*Tire -İzmir
*Afşin-Maraş
Karakaya *Bünyan -Kayseri
-Edirne

takıntı eş anlamlısı

obsesyon
is. ruh b. Takıntı.

"takıntı" için örnek kullanımlar

Bu korkunç travma yüzünden, Derviş'in bütün takıntı ve fobileri katlanarak geri döner.

Because of this terrible trauma, phobias Darwish's all about obsession and returns exponentially.

Kaynak: hurriyet.com.tr

Bir tanesi Ulaş'ta takıntı, obsesif kompulsiflikle flört eden bir ruh halinin olması önemliydi benim için.

One Ulaş'ta obsession, obsessive-compulsive flirt kompulsiflikle important to have a mood for me.

Kaynak: ntvmsnbc.com

Galip Derviş, obsesif kompulsif kişilik bozukluğunun yanı sıra, saymakla bitmeyecek kadar çok takıntı ve fobiye sahip bir adam.

The winner Dervis, obsessive-compulsive personality disorder, as well as not going to be a man with so much obsession and phobia.

Kaynak: medyafaresi.com

bir insanın pilotun aracın tasarımına/gelişimine etkisi gibi eskisine göre tali önemde olan bir mevzuyu bu kadar takıntı haline getirmiş olabilmesini aklım almıyor.

the design of a human pilot's instrument / effects such as the development of secondary importance compared to the past can acquire a close this broad so obsessed I do not understand.

Kaynak: trf1.net

Lex Luthor 'a karşı bir takıntı sahibi olmuş ve kurduğu sözde dernek ile aldığı nafakayla oluşturduğu takip sistemi aracılığıyla Lex
Kaynak: Lana Lang

Abisini henüz çocukken kaybettiği için Tesla'da birçok takıntı oluşmuş ve şizofreni ye yakın belirtiler göstermiştir. Fakat hiç kuşkusuz
Kaynak: Nikola Tesla

Uzakdoğu insanında böyle bir takıntı olduğu yadsınamaz. Japonya'da çoğu genç kız uzun topuklu ayakkabı giyer. özgü bir takıntı olmadığıdır.
Kaynak: Anime

Psikolojik gerilimlerde; akıl oyunları, psikolojik temalar, sinsice yaklaşmak, hapsedilme/ölüm tuzağı, takıntı ve dehşet saçan kişilik
Kaynak: Gerilim (tür)

Tedavinin ana yöntemi davranışsal terapidir ve zayıf iletişim becerileri, takıntı lı ya da yineleyici rutinler ve sakarlık gibi özel
Kaynak: Asperger sendromu

Bu ortaya çıkınca Rachel'dan uzaklaşır, ancak Rachel onu takıntı yapmıştır. Düğün esnasında Dan ile Deb arasında, Peyton ile Brooke
Kaynak: One Tree Hill (dizi)

Zebercet, gelişinin ertesi gününde, bir hafta sonra geri geleceğini söyleyip otelden ayrılan bu kadın müşterisini takıntı haline getirince
Kaynak: Anayurt Oteli (film)

Açıklamaları: Kim onları takıntı yapmaz ki? Ve vampilerle ilgili şovlar içinde bizimkisi,The Vampire Diaries , istenen her şeyi bir araya
Kaynak: Kayla Ewell

Yakın Kelimeler

(Tahmin etmek için bir harf girin)