benzetme is. 1. Benzetmek işi:
"Önemli olan adamın benzetmesi değil aşağılayıcı davranışıydı." -Y. K. Beyatlı. 2.
ed. Bir şeyin niteliğini anlatmak için o niteliği eksiksiz taşıyan bir şeyi örnek olarak gösterme işi, benzeti, teşbih:
"Bütün tumturaklı sözleri, bütün az rastlanır benzetmeleri tekrarladı." -A. İlhan.